14 Nisan 2008 Pazartesi

AHAN DA DON


Tablo şu: Bir kanepe, üzerine konuşlanmış çatlak bir anne ve işten yeni gelmiş, eşofmanlarını henüz giymiş bir baba yan yana oturmaktalar. Baba ne olduğunu anlayamadan kucağına bir miktar A4 boyutunda kağıt doldurulmuştur bile. Çatlak anne, babaya iyice yanaşır. Bu esnada halının üzeri, yer yer Legolarla süslenmiştir. Tombik bir yavrucak, bu Legoların arasından süzülerek, sek sek sekerek garip bir dans yapmaktadır.

Zavallı baba, nasılsa bu manyak şahsiyetler bana bir açıklama yapacaktır. Şimdilik sessizliğimi muhafaza edeyim modundadır. Kendisine beklenen açıklama yapılmaya başlanır:

Şimdi bak koca, biz seninlen hakem heyetiyiz. Bu ortada dolanan küçük çatlak da buz patencisi tamam mı? Şimdi gelip gösterisini yapacak. Biz de kendisini yorumlarımızla, puanlarımızla onore edicez. Anlaştık değil mi?

Koca kişisi, tam bir teslimiyet içerisinde sadece kafasını sallar. Ne etsin? Kaçsa, nereye kadar? İçeride odasında gayet ciddi bir şekilde bilgisayar başında araştırma!! yapan oğlusunun yanına kadar ancak…

Bizim tombul patenci gösterisini sunmaya başlamıştır bu arada. Anne, yani Elena yorumlara başlar.

Sporcumuz gayet güzel kaymaktaaa… biraz popişi lömbürdese de son derece estetik bir görüntü çizmektee. Ayrıca önden hafif çıkan göbüş kendisine ayrı bir hava katmaktaaa.. sanırım artistik puanlar oldukça yüksek geleceeek.. Eveeet bu dönüş de son derece başarılıııı.. sen ne dersin Kristofır?

Bu arada Kristofır hiç üzerine alınmamaktadır bu soruyu. O, olayın ciddiyetini henüz kavrayamamış olduğundan, arada gözünü televizyona kaydırıp, haberlere bakma gafletinde bulunmakta ve gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım mantığı gütmektedir. Heyhat, buna izin verilmeyecektir.

Şşşşt sana söylüyorum Kristofır…
Heee!!!! Kristofır ben miyim????? Evet evet çok başarılı…

Sonra yavru “ahan da don” hareketi yapmaya başlar. Evin içinde dolanır dolanır, gelir bizim burnumuzun dibinde bu hareketi yapar. Çünkü hareketin hakem heyeti önünde yapılanı makbuldür. Bir de ismiyle seslendirir. Yaklaşık on kere, evin içini turlayıp hakemlerin önünde bacağını havaya kaldırıp “ahan da don” der. Arada bir sendelese de düşmeden serisini tamamlar bizimki. Hakem heyeti yorumlarını yapar tabi..

Hımmmm.. evet “ahan da don” hareketi de oldukça başarıyla gerçekleştiriliyor, bu tombik oğlan da iş var bence. Gelecek vaat ediyor. Uyuma Sayın Kristofıır.. sen de bişeyler söylesene.
Güzel güzel. Bunu da sen mi öğrettin çocuğa? Töbe töbee… valla bravo yani, çocuğu zıvanadan çıkarıcan sonunda İncegül.
Hangi zıvana bu.. biz öyle bi yere hiç girmedik ki Saayın Kristofır. Nasıl çıkalım? Hem eğleniyoz işte be.. kibarlık da bi yere kadar. Hem o kızlar yaparkene ayıp olmuyor, gözlerini gere gere bakıyon da bu minicik yavru, üstelik de üzerinde eşofmanı var iken yapınca mı terbiyesizlik oluyor. Hem benim adım Elena. Hakem heyeti başkanıyım. Benimle doğru konuş Kristofır!

Heyt anam be! Sen kiminen buz dansı yaptığının farkına varamadın mı bunca senedir. Benimle başa çıkılabilir mi?

Çaresiz boyun eğiyor Kristofır. “Düzeliiirr,” diye geçiriyor içinden muhtemelen. “Umut fakirin ekmee, ye Memet ye.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder