24 Ekim 2015 Cumartesi

ORABRUSH DİL TEMİZLEME FIRÇASI



Ağız kokusunun % 80-90 dil üzerindeki bakterilerden kaynaklandığını biliyormusunuz ? 
Sadece dişlerimizi fırçalamanın ağız kokusunu önlemediğini ,ağzımız için tam temizliğin dilimizide fırçalamakla olacağını ben çok uzun süre olmadı öğreneli....
#guzelligimizannemizden ve #sedavesenaileyazamerhaba etkinliğinde 
Yaşam Dükkanı tarafından hediye edilen ORABRUSH DİL TEMİZLEME FIRÇASI sayesinde dil temizleme alışkanlığı edinmeye başladım.
 Yaşam Dükkanının politikası  zarar vermeden kaliteli yaşam sürmek mümkün...
Sattığı tüm ürünlerin organik , doğal yöntemlerle üretilmiş olması ve asla hayvanlar üzerinde deney yapılmayan ürünlerden oluşması bu online satış sitesini benim ve bir çok arkadaşımın gözünde daha değerli kılıyor.

Orabrush dil temizlemem fırçasının yapısı  ultra yumuşak ve slikon ince uçlu kıllardan oluşuyor.Dilimizi ıslatarak mümkün olduğu kadar arkalardan öne doğru ve yanlamasına tarar gibi bastırmadan 10-15 defa fırçalamak gerekiyor. 
Dil üzerinde biriken artıkları fırçanın baş kısmında yer alan sıyırıcı bölüm ile çekerek dilimizden uzaklaştırıyoruz. Yalnız dikkatli davranmamız gerekiyor çok fazla bastırmamız dilimizi tahriş etmeye ve kanamasına sebep olabilir.

 Eminim bir çoğumuz için ağız bakımı ,cilt bakımı gibi en önemli temizlik göstergesi ,kimse kötü kokan bir ağızla ortalarda dolaşmak istemez değil mi? 
 Hepimize mutlu,temiz ve bakımlı günler ,sevgiler...

21 Ekim 2015 Çarşamba

PANTENE KERATİN ONARICI E VİTAMİNLİ SAÇ BAKIM YAĞI

PANTENE KERATİN ONARICI E VİTAMİNLİ YAĞ
Merhaba,ben bugün bir kez daha anladımki bende dahil saçlarından memnun olan kadın sayısı pek bir az çevremde ,dalgalı saçlı olanlar düz saçlıları ,düz saçlı olanlar ise dalgalı saçlı olanları pek bir şanslı buluyor.
Üstelik  bu memnuniyetsizliğin üzerine birde kuru ,yıpranmış ,sert ve mat saç sorunları eklenince memnuniyetsizlik bir seviye daha artıyor. 
Bende çok uzun zamandır saç sorunlarımdan şikayet ediyorum. 
Bunun için sürekli daha iyi daha yeni ürünlerle çözüm bulmaya çalışıyorum. 
Bir süredir kullandığım Pantene Keratin Onarıcı E Vitaminli Yağ da bu sebeple deneyimlediğim bir ürün ...


Ürün plastik pompalı kullanımı kolay bir şişeye sahip ,bakım yağları normalde ıslak saça uygulandığı için şişesinin kullanım kolaylığı sunması benim için çok önemli...
Banyo sonrası havlu ile su fazlalığı alınmış saçıma iki pompa sıkıp ikiye ayırdığım saçın uçlarından başlayarak ortalara kadar uyguluyorum. Öncelikle şunu belirteyim ki yağ olmasına karşı saçımda hiç bir ağırlık yapmıyor.Saçım daha parlak ve yumuşak oluyor. 

Özellikle saçlarım kuruduktan sonra dalgalı olması sebebi ile harika buklelere kavuşuyorum. İçerisindeki keratin ve e vitamini sayesinde saçlara bakım yapıyor. 
Bunu kuruduktan sonra daha iyi anlıyorum .Saç uçlarım o mısır püskülü havasından kurtulup daha düzgün gözüküyor. Tabi bu kalıcı bir düzelme olmuyor. 
Kokusu benim oldukça hoşuma gitti ama ne yazıkki çok uzun süre saçta kalmıyor. 
Bu saç bakım yağını çok sevdim ve sanırım bittiği zaman bir yenisini daha kullanırım. #guzelligimizannemizden etkinliğinde bize sponsor olup kullanmama vesile oldukları için teşekkür ederim.Sevgiler...

19 Ekim 2015 Pazartesi

Kışın turp gibi olmak için turp yiyin

Kışın beslenmemizde yapacağımız ayarlamalar, kışı turp gibi sağlam geçirmemizde son derece etkilidir. Turp gibi bir kış geçirmek için kış soframızda turp olmalı.

Kışın soğuktan korunmak için kıyafetlerimizi değiştirip kalın kışlık kıyafetlere geçmemiz son derece doğal ve kendiliğinden olan bir davranış. Kıyafetlerimizin kışa uygun olması oldukça normal. Hatta bu konuyu gündeme getirmek bile abes.

Kıyafetlerimizi kışa uyarlamak ne kadar gerekliyse, soframızı da kışa uyarlamak o ölçüde gerekli bir düzenlemedir. Kış sofrası bizi kış mevsiminin oluşturacağı sağlık problemlerinden koruyacak etkidedir. Hatta kışın beslenmemizde yapacağımız ayarlamalar, kışı turp gibi sağlam geçirmemizde son derece etkilidir. Turp gibi bir kış geçirmek için kış soframızda turp olmalı.

Kış mevsiminin baharatımsı tadı ile lezzet sipektrumu oluşturan turp, kış sofralarının koruyucu kalkan yapısının temel yiyeceğidir. Turpu salatalarımıza rendeleyebileceğimiz gibi doğrayıp söğüş şeklinde de tüketebiliriz. Sebze çorbasının içine 1 adet turp atmak kış çorbanızın tadını ve besin değerini zenginleştirir. Siyah turpun içini oyup 1 tatlı kaşığı bal ilave edip, 5-6 saat beklettikten sonra turpun içindeki balı yemek üst solunum yolu enfeksiyonuyla savaşımızda yardımcı etken niteliğindedir.

Beslenme ve Diyet Uzmanı
Nil Şahin Gürhan
Turpun içerdiği demir, bağışıklık sisteminizi güçlendirmenin yanında günü maksimum enerjik geçirmeniz için de destek sağlar. İçeriğinde bulunan kalsiyum ve potasyum ise dolaşımı hızlandırarak ödem oluşmasını engellediği gibi bağışıklık sistemimizi kuvvetlendiren bir başka faktördür.

Turp; enerji metabolizmasında başrol oyuncusu olan B2 vitamini, diğer adıyla riboflovin yönünden de zengindir. Böylece turpun içindeki B2 vitamini ile kilo kontrolümüze de destek sağlamış oluruz. B2 vitamini ayrıca diğer B grubu vitaminleri ile simbiyotik birliktelikle cilt, saç, tırnak sağlığında ve güzelliğinde pozitif etki gösterir.

Kışın bol bol turp yiyelim; daha az hastalanalım, daha enerjik olalım, kilomuzu daha kolay kontrol edelim, cildimiz daha pürüzsüz, saçlarımız daha parlak, gözlerimiz daha canlı olsun.



İyot yetersizliği zeka düzeyini etkiliyor!

Normal büyüme, gelişme ile beyin ve vücut işlevleri için mutlak gerekli bir element olan iyotun eksikliği, pek çok önlenebilir sağlık sorununu da beraberinde getiriyor. Uzmanlar iyotlu tuz kullanımının gerekliliğinin altını çiziyor.

İyot, beyin ve sinir sisteminin normal büyüme ve gelişmesi, vücut ısısı ve enerjisinin devamı için gerekli olan tiroid hormonlarının önemli bir bileşeni. Besinlerle iyot alımı yetersiz kaldığında , çeşitli iyot eksikliği hastalıkları görülüyor. Tiroid bezinden kana geçen hormonlar yeterli miktarda üretilemiyor, hemen hemen tüm organların büyümesi, gelişmesi ve işlevlerinde sorunlar ortaya çıkıyor, boy uzaması duruyor ve zihinsel işlevler geriliyor.

Yapılan bilimsel çalışmalara göre, doğumdan itibaren iyot yetersizliği zeka düzeyinde 13.5 puanlık düşmeye neden oluyor, çocuklarda öğrenme yeteneğinde azalma ve algılama güçlüğü ve bunun sonucu olarak da okul başarısında düşme gibi sorunlara yol açıyor. Hamilelerde iyot eksikliği ise erken doğuma, düşüklere ve bebeğin zeka gelişiminde olumsuzluklara sebebiyet veriyor.

İyotlu tuz kullanımı konusunda bilinçlenme gerekiyor.
Dünyada 1,6 milyon insan iyot yetersizliği hastalıkları açısından risk altında. 750 milyon kişide guatr var, 43 milyon kişi önlenebilir beyin özürlü. Sağlık Bakanlığı Anne Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü, ODTÜ ve UNICEF tarafından birlikte gerçekleştirilen Türkiye ölçeğindeki ‘Hanehalkı İyotlu Tuz Tüketimi Araştırması’ na göre Türkiye’de sofrada iyotlu tuz kullanımında bölgeler arasında ciddi farklılık var. ODTÜ araştırmasınca kapsanan hanelerden %64’ü iyotlu tuz kullanıyor. İyotlu tuz kullanan hanelerin oranı kentsel yerleşimlerde %70 civarında iken, kırsal alanlarda bunun yarısı kadar.

Tuzun iyotlanması Türkiye’de 1998 yılından bu yana yasal zorunluluk haline geldi. Ne var ki, piyasada bulunan iyotlu tuz miktarı hakkında elde bilgi olsa bile, bu tuzun ülkeye nasıl dağıldığı hakkında bilgi olmadığından ve kullanım da kişilerin ağız tadına göre değiştiğinden, fiili kullanım hakkında yeterli veri yok. Açık olan bir gerçek var ki; iyotlu tuz kullanımının önemi konusunda bilinçlenme gerekiyor

Kan şekerini dengede tutmanın püf noktaları

Bu 5 hata, bayılma atakları, baş dönmesi ve göz kararmasına neden olabilir!

Dünyada her geçen gün unlu, şekerli, doymuş yağlardan zengin gıdaların, şeker veya fruktoz (meyve şekeri) içeren içeceklerin ve fast food türü besinlerin tüketiminin artmasına paralel olarak obezite (şişmanlık) ve Tip 2 diyabetin görülme oranı yükseliyor. Tip 2 diyabet gelişmeden önce oluşan aşırı insülin salgısı sonucunda da “hipoglisemi”, bir başka deyişle kan şekeri düzeyinin 70 mg/dl veya altına düşmesi tablosu gelişiyor.

Glikoz düzeyinin çok düşük olması tehlikeli bir durum. Çünkü beyin tek enerji kaynağı olarak sürekli glikoza, bir başka deyişle ‘kan şekerine’ bağımlı oluyor. Kan şekeri düştüğünde göz kararması, bayılma atakları, halsizlik, baş dönmesi ve titreme gibi sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Peki ama hangi beslenme hataları hipoglisemiye neden oluyor?

Hipoglisemi; obezite ve Tip 2 diyabet oranındaki artışa paralel olarak yükseliyor. Genellikle tip 2 diyabetin erken dönemi olsa da, sadece bu nedenlerden dolayı ortaya çıkmıyor. Yoğun çalışma temposu ve aşırı stres nedeniyle yeteri miktarda kalori veya karbonhidrat alınamadığında veya ağır egzersiz durumlarında kan şekeri belirli bir düzeye erişemediğinde de hipoglisemi görülebiliyor.

Acıbadem Bakırköy Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Olcay Barış kan şekerinin düşmesine yol açan beslenme hatalarını ve kan şekerini dengede tutmanın püf noktalarını anlattı.

1. HATA: Sık beslenmek yerine, vücudu aç bırakmak, öğün atlamak
Zamanında yenilmesi gereken öğünün atlanması, geciktirilmesi veya ara öğünlerin atlanması kan şekeri düşüklüğüne sebep olarak halsizlik, baş ağrısı, titreme, terleme, çarpıntı ve konsantrasyon güçlüğü gibi yakınmalara sebep olabiliyor.

DOĞRUSU: Öğünleriniz arasında en fazla 3 saat olsun: Açlık ataklarını kontrol altına almanız gerekiyor. Bunun için açlık hissine göre değil, saate göre beslenin. Uyandıktan itibaren belli aralıklarla 3 ana öğün, 3 de ara öğün yapın ve öğünler arasının en fazla 3 saat olmasına dikkat edin. Öğle ve akşam yemeğinizin arası uzunsa, bir ara öğün daha ekleyin. Böylece insülin hormonu düzgün bir şekilde salınır ve kan şekerinin sabit düzeyde kalmasını sağlar.

2. HATA: Şekerleme ve fastfood tipi beslenme
Çikolata, pasta ve fast food tipi besinlerden uzak durun. Çünkü bu besinlerde bulunan basit şeker ile yağ, kan şekerinin hızlı bir şekilde yükselip daha sonra bir anda düşmesine sebep oluyor.

DOĞRUSU: Basit şeker yerine kompleks şekerli besinleri tüketin: Basit şekerler kolay sindiriliyor, hızla kana karışıyorlar. İnsülin hormonunu salımını arttırarak hızla kan şekerini düşürüyorlar. Bunun aksine kompleks şekerlerin sindirimleri uzun sürdüğü için kan şekerini hızla yükseltmiyor, kandaki şeker düzeyinin sabit kalmasına yardımcı oluyorlar. Kızartma yerine ızgara, haşlama, fırında hazırlanan yiyecekleri tüketin. Basit şeker (çikolata, şeker, jelibon) yerine kompleks şeker içeren tam tahıllı ekmek, bulgur pilavı, kepekli makarna, meyve, bakliyat ve proteinli ürünleri (süt, peynir, yoğurt, ayran) tercih edin.

3. HATA: Çok düşük kalorili şok diyetler uygulamak
Çok düşük kalorili diyet planları baş ağrısı, baş dönmesi ve açlık ataklarına sebep olabiliyor. "Açlığı açlıkla terbiye etmeyin". Hipoglisemide amaç hipogliseminin nedenini belirleyip tedavi etmek olmalı. Bu yapılmadan başlanılan bilinçsiz diyetler yalnızca baş ağrısı ve yorgunluk yapmakla kalmıyor, aynı zamanda panik atak nöbetlerine de yol açabiliyor.

DOĞRUSU: Düşük kalorili diyetler asla uygulanmayın: Diyet kişiye özeldir. Bu nedenle enerji, protein, yağ ve karbonhidrat dengesi ihtiyacınıza göre düzenlenip beslenme planı ona göre bir uzman tarafından oluşturulmalı

4. HATA: Aç karnına egzersiz yapmak
Egzersiz kan şekeri kontrolünde fayda sağlıyor. Ancak aç karnına yapıldığında göz kararması ve baş dönmesi oluşabiliyor.

DOĞRUSU: Egzersiz öncesinde sağlıklı atıştırın: Egzersize gitmeden 45-60 dakika önce mutlaka kepekli ekmek, peynir, meyve veya süt, diyet bisküvi, 10 fındık gibi dengeli bir öğün yapın.

5. HATA: Alkol ve kafein miktarına dikkat etmemek
Alkol, kan şekerini önce yükseltip sonra düşürdüğü için tüketiminden mümkün olduğunca kaçının. Kafein glikoz dengesini yeniden kazanmak için yardım etmesinin dışında bu durumun kötüleşmesine de zaman zaman neden olabiliyor.

DOĞRUSU: Sınırlı miktarda tüketin: Alkolü aç karnına değil, dengeli bir öğünle tercih edin. Kahve, çay ve çikolatalı içeceklerden de kaçının veya bunları sınırlı sayıda tüketin.

17 Ekim 2015 Cumartesi

CERADOLİN NEMLENDİRİCİ LOSYONLAR


İyi akşamlar ,geçtiğimiz kış ayından beri kullandığım DERMODOLİN markasına ait CERADOLİN NEMLENDİRİCİ LOSYON  ürünlerini paylaşmak istiyorum sizinle...
Ceradoline  ait iki çeşit losyon bulunuyor. Biri yağ ,diğeri su bazlı ben her iki çeşitinide uzun süre denedim .Yağ bazlı ürününden öncelikle bahsedeyim. Sorunsuz bir derimiz olsa bile normal dengesini korumak amaçlı nemlendirmemiz şart , bunun için önerilen seramid ve bitikisel hyaluronik asit içeren menlendiriciler kullanılması önerilir.  
Özellikle kış dönemimde bacaklarım aşırı kuruduğu için kaşıntı oluşuyor. İşte bu ürün o kaşıntıları yoğun nemlendirme sebebi ile ortadan kaldırıyor.



Ceradolin yağ bazlı losyon yoğun kıvamlı bir üründür .
 Vücuda sürüldüğünde yağ bazlı oluşu sebebiyle yedirilmesi biraz zaman alsada nemlendirme konusunda başarısı oldukça yüksek ...
Yalnız ürünün yoğun oluşu sebebiyle ambalajından  çıkartmak biraz zor oluyor .Bunun için pompalı bir şişe kullanılsaydı sanırım kremi kullanmak daha kolay olacaktı.
İçeriğinde seramid,bitkisel hiyaluronik asit,skualen,e vitamini ,dimetikon ve gliserin bulunuyor.
Paraben içermeyen koruyucu kullanılmış ve üre içermeyen bir üründür. Ürün bir çok amaca yönelik kullanılabiliyor.

* Güneşin zararlı etkilerine karşı korumada
* Çok kuru ciltli yetişkinler ve çocuklarda el-yüz ve boyun bölgesini nemlendirilerek onarılmasında 
* Lazer ve peeling sonrasında 
* Soğuk ,rüzgar,deterjan kullanımı sonrasında 
* El ve ayak kremi olarak 
* Akne tedavisi sırasında ve sonrasında
* Bebek ve çocukların vücutlarında ve özellikle bez bölgesinde 
* Hamile hanımların göbek bölgesinde  




Diğer ürünü su bazlı nemlendirici benim yağ bazlıdan daha çok severek kullandığım ürünü ...
Ancak ürünü yazlıkta unuttuğum için resmini çekemedim ve bende sitesinden bulduğum resmi kullanmak zorunda kaldım. Yazlıkta unutmamdanda anlarsınızki bu yaz en sık kullandığım üründü. Tüm gün güneş altında kavrulduktan sonra vücudumun kaybettiği nemi Ceradolin su bazlı losyonuyla geri kazandım. Nemlendirme süresi yağ bazlıya göre daha kısa sürmesine rağmen vücuda yedirilmesi yağ bazlıya göre daha kolay olan bu ürünün içerik olarak  diğer üründen hiç bir farkı yok,cerodolin losyonlar ve kremler çift bariyer madde içerdiğinden nemi daha fazla deride muhafaza ediyor.Tüm aile bireylerinin kullanımına uygun olan bu losyonlar için tercih size kalmış hangisini daha çok severseniz onu kullanırsınız.Sevgiler...

#guzelligimizannemizden etkinliğine sponsor oldukları için teşekkür ederim.

14 Ekim 2015 Çarşamba

REVOX AT KUYRUĞU ŞAMPUANI DENEYİMİM!

Herkese merhaba,hiç tartışılmazki 2015 senesinde ismini en çok duyduğumuz ürün
 Revox At Kuyruğu şampuanı son dönemlerde bir çok blogta okuma fırsatı bulduğunuz şampuanı bende denedim ve sizler için yorumlamak istedim.
REVOX AT KUYRUĞU ŞAMPUANI
At kuyruğu adını duyduğumda önceleri oldukça inanılmaz geldi. Hikayeside bi o kadar ilginç...
Amerika'da atlar için kullanılan at kuyruğu bitkisi ekstrasını kendileri içinde kullanan ve olumlu sonuçlar alan at bakıcıları tarafından keşfedilmiş.
At kuyruğu bitkisi ile üretilen şampuanların saç telini kalınlaştırdığı ve canlandırıp dökülmeyi önlediği farkedilmiş.
Dünyaca ünlü yıldızların bir anda bundan etkilenip kullanması ile patlayan bu furya Ankara'da Arge Labaratuvarı bulunan REVOXve TLT-MED  markaları ile butik tarzda şampuanlar üreten LTS teknoloji grupunda gündemine gelmiş.
Revox at kuyruğu şampuanı üretilirken oksijenle arıtılmış su kullanılmış ve her tip saça uygun olarak geliştirilmiş.En güzel yanlarından biri hayvanlar üzerinde deney yapmaması ...
Bal gibi bir rengi var .Kokusunuda seviyorum ben ...
Peki gelelim asıl konuya ben Revox At Kuyruğu şampuanından ne derece memnun kaldım.

* Öncelikle ilk kullanmaya başladığım zamanlarda hakikaten saç dökülmemi bariz bir şekilde durdurdu ama şu an bu etkisi ortadan kalktı :((
Mevsim geçişlerinden olabilir belki diye düşünüyorum bu yüzden genede kullanmaya devam ediyorum.

*Saç tellerimde kalınlaşma hissetmedim ama o bebek tüyü gibi olan saçların kendine geldiğini 
görüyorum.Saç çıkarma demeyelimde onlarıda saçların arasına karışmaya ikna etti diyelim :)) 
Yani şu an için asi bir görüntü sergiliyorlar. Kafamın üstünde diken dikenler :)

* Temizlemesi ,köpürmesi çok güzel ve  kremsiz kullanabilecek kadar iyi buda benim için oldukça pratik oluyor krem kullanma zahmetinden kurtuluyorum. 

* Saçlarıma ne yazıkki nem ve canlılık vermedi. Saçlarım gene kuru ve mısır püskülü görünümünde:(  Bu yüzden sürekli yağlar vb. destekleyici ürünler kullanmak zorunda kalıyorum.Revoxun yeni çıkartığı maskesi varmış. Olmazsa ondan alıp birde o şekilde deneyeceğim.

*Saçlarımın öyle aman aman uzadığınıda farketmedim yani normalinden farklı bir uzama olmadı.Yada bende böyle bir etki yapmadı. 

Şu an için aklıma gelenler bunlar ,umarım şampuan hakkında merak ettiklerinize bir yanıt bulabilmişsinizdir yazımda ,sevgiler....

#guzelligimizannemizden ve #sedavesenaileyazamerhaba etkinliğinde sponsor oldukları için teşekkürler...

13 Ekim 2015 Salı

Elizabeth Arden New York Superstar Skin Renewal Booster Lansman


 

Selam ; 5 ekim pazartesi günü davet üzerine Soho İstanbul otelde düzenlenen kozmetik devi Elizabeth Arden  anti-aging Superstar Skin Reneval Booster lansmanına katıldım.
Lansmanda anti-aging 'de öncü kabul edilen Ceramide 25. yılını ve Prevage 10.yılını kutladı.
Uzun süredir katıldığım ilk lansman olması ve o günün benim doğum günüm olması iyi bir tesadüf olmuştu .Günüm daha sabahtan güzel başlamıştı. Gelin isterseniz Superstarı daha yakından tanıyalım.



Yenilikçi bir ürün ,bir yandan yüzey tabakasına günlük destek sağlayıp cildin doğal savunma ve kendini yenileme yeteneğini takviye ederken bir yandan da tüm cilt bakım programınızın sonuçlarını ilerletiyor.Yani kısaca kullandığımız cilt bakım ürünlerinden önce Superstar kullanıldığınızda cilde daha hızlı nüfus etmesini ve etkisinin daha güçlü olmasını sağlıyor.

Superstart Skin  Reneval Booster

SUPERSTART  özel periyodik kompleks ,deniz rezenesi ve keten tohumu özleri içeren formül ile cildin daha sağlıklı görünmesine yardımcı oluyor.Cildiniz daha esnek ve cilt bakım ürünlerinin etkisini arttıracak hale geliyor.

Superstart’ın Kanıtlanmış Olan Sonuçları

• Kadınların %92’si ciltlerinin daha düzgün ve sağlıklı gördüğünü belirtmişlerdir.
• Kadınların %92’si Superstart’ın tahriş olmuş olan ciltlerinin yenilendiğini ve güzel bir cilt görünümü kazandığını belirtmişlerdir.
• Kadınların %86’sı daha parlak bir cilde sahip olduğunu belirtmişlerdir.
• Kadınların %83’ü ciltlerinin nemlendiğini belirtmişlerdir.
• Kadınların %77’si Superstart’ın ciltlerini daha az hassas hale getirdiğini vurgulamışlardır.

Kullanımı: inci büyüklüğündeki bir miktarı favori ürününüz olan Elizabeth Arden Prevage® veya Ceramide serum veya nemlendiriciden önce sabah ve akşam yüzünüze uygulayınız.
Superstart Skin  Reneval Booster perakende satış fiyatı : 230 tl 

Lansmanda Elizabeth Arden geçmişten bugüne gelen hikayesini diledik ve uzman dermatologların bizlere cilt bakımı önerileriyle bilgilendik. Lansman sonunda bizlere hediye edilen yeni ürünleri Skin Renewal Booster ve Ceremide kapsülleri ile evlerimize döndük. Ürünleri kullanıma başlayacağım ve etkisini sizlerle paylaşacağım. Sevgiler...

8 Ekim 2015 Perşembe

Rossmann Rival de Loop Makyaj Ürünleri Deneyimim !

Rival de Loop ürünleri hepimizin bildiği gibi Rossmann'larda satılan uygun fiyatlı makyaj ürünleridir. 
Benim evime rossman uzak olduğu için çok fazla ziyaret etme fırsatı bulamasamda gidebildiğim zamanlarda ilk göz attığım reyon o olur. 

Bugün sizlere bahsetmek istediğim Rival de Loop ürünleri #guzelligimizannemizden etkinliğinde firma yetkilisi Tuğba hanım tarafından hediye edilen o koca kutunun içinden çıkan far ve göz kalemi...
Alman menşeli uygun fiyatlı bu markanın Rival de Loop 01 Western City mini 4'lü far paleti günlük kullanım için  oldukça uygun bir ürün ,sağ taraftaki renkler hafif ışıltılı kalsada ,sol taraf tam zıt olarak mat ...
Bu küçük palet yapısı itibari ile çantaya atıp yanında taşımaya çok uygun ,çabuk kırılan farlardan değil ....
Renkler bazsız kullanıldığında çok yoğun olmadığı için yoğun makyaj yapacağınız zaman baz kullanmanızı tavsiye ederim. Ben günlük makyajımda severek kullanıyorum. 
Hatta bazen canım makyaj yapmak istemiyor ama hani olurya göz kapağının üstünü matlaştırmak istersin .İşte ozaman sol alttaki renk benim için çok uygun oluyor. 
Tozutma sorunu  yok denecek kadar az ,zevkinize göre gölgelendirmeler,geçişler yapabilirsiniz. Çıkaracağınız göz makyajları sizin el becerinize kalmış. Bence rossmann'a  bir daha yolunuz düşerse Rival de Loop standına göz atmanızı tavsiye ederim.
Bir diğer ürün ise Rival de Loop Automatic Eyeliner 
Bu asansörlü göz kalemi benim ihtiyacımı karşılayacak düzeyde kullanım kolaylığı sundu. Bir kere asansörlü olması sebebi ile kalemtraş kullanmama rahatlığını oldukça sevdim. Yalnız çok fazla dışarı çıkartmayın yumuşak yapılı olması sebebi ile anlamıyorsunuz kırılıyor.
Eyeliner kullanmaktan korkan ben bu kalemle (09 Black) göz makyajlarımda kendimi daha özgür hissettim. Renk konusunda herkes farklı yorumlar yapıyor. Kimine göre rengi tam siyah değil ama ben yeterli buldum, Mat bir siyahlığı var. Gün içerisinde akma bulaşma yapmıyor. Ben göz içine pek kalem sürmem ,genelde hep göz üstüme kullanırım.Bu yüzden göz içine alerji yapıp yapmadığını bilemiyorum.Bunlar ve bir çok Rival de Loop ürününü Rossmann mağazalarında bulabilirsiniz. Size en yakın Rossman mağazasını öğrenmek için internet sitesine göz atınız. Sevgiler...

Şirinler İstanbul’da Şirinliyor!



 22-25 Ekim tarihlerinde Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde gerçekleşecek dünyaca ünlü Şirinler Live On Stage Müzikali biletleri Biletix’te.
Evrim Akın’ın Şirine’yi, Aydın Kurtoğlu’nun Somurtkan Şirin’i seslendirdiği Şirinler Live on Stage dekorasyonu ve muhteşem müzikleriyle İstanbullulara özel bir deneyim yaşatacak.

 “Eğer iyi bir çocuk olursanız siz de Şirinler'i görebilirsiniz”
 Şirinler’in yaratıcısı Peyo’nun kızı, IMPS’in Başkanı ve CEO’su Véronique Culliford yaptığı açıklamada; "Şirinler Live on Stage'in İstanbul'da sahnelenecek olması müthiş bir haber. Dubai'deki Premiere gerçekten inanılmazdı, oyuncuların yeteneklerinden ve tümüyle Show'un kalitesinden çok etkinlendim. İzleyiciler hikâyenin büyüsüne kendilerini kaptırıp gidecekler, bu da tam babamın küçük Şirinleri’ni görmek istediği yer." dedi.

Show ile ilgili bilgi veren Vitamin Marketing Yönetici Ortağı Merve Berker, Şirinler Live On Stage Müzikali’nin dünya turu kapsamında Singapur’dan sonraki durağının Türkiye olacağını belirterek müzikalin muhteşem sahne şovları ve eğlenceli müzikleriyle İstanbullu çocuklara ve çocukluğunda iyi çocuk olup Şirinler’i görebilen herkese unutulmaz anlar yaşatacağını söyledi.

Berker; “Her Şirin karakterinin içinde kendinizden bir parça bulabileceğiniz 7’den 70’e herkese hitap eden; Şirinler Live On Stage’de; Şirin Baba, Şirine, Somurtkan Şirin, Güçlü Şirin, Süslü Şirin ve Gözlüklü Şirin karakterleriyle siz de çocuklarınızla çocuk olacaksınız” dedi.



7’den 70’e neşe dolu bir gün!

Her yaştan izleyicisine neşe dolu bir gün vaat eden Şirinler Live On Stage; heyecan dolu maceraları dünya turu kapsamında Türkiye'ye gelecek 28 kişiden oluşan profesyonel bir ekip ile sahneye konuluyor. Şovun en önemli özelliği ise seyircisine interaktif bir deneyim sağlayacak sahne düzeni.
Şirinler’in heyecan, macera ve eğlence dolu dünyası 22-25 Ekim tarihlerinde Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde sahne alacak. Performans biletleri Biletix’te satışa sunuluyor.
Şirinler Live On Stage ile ilgili detaylı bilgi için Facebook ve Instagram sayfalarını takip edebilirsiniz.




1 Ekim 2015 Perşembe

DERMA-E SKİN HAİR AND NAİL OİL / SAÇ,TIRNAK VE CİLT BAKIM YAĞI

Çok amaçlı bakım yağları konusunda ne düşünüyorsunuz. Bir çok kişi her bölge için ayrı ürün derken ,bende tek ürün bir çok işlev diyenlerdenim. Birincisi bu tarz ürünler hem maddi olarak tasarruf sağlarken, hemde zaman konusunda daha pratik olmamızı hızlandırıyor.
İşte böyle bir ürünle bugün sizi tanıştıracağım. Derma-E Skin Hair And Nail Oil çok amaçlı bakım yağı cilt,saç ve tırnak bakımı için kullanılıyor.
 Ürün içeriğine göz atarsak zararlı olacak paraben,sls,gmo vb.gibi kimyasallar bulunmuyor.
 Çok amaçlı bakım yağı argan yağı,jajoba yağı kukui yağı ve marula yağlarından oluştuğu için aynı zamanda anti aging ve yüksek oranda nem verme özelliğine sahip oluyor. 
Ben bu ürünü saçlarıma tarama sonrası ıslakken nem verme amaçlı ve banyo sonrası kuruyan cildimi nemlendirme amaçlı kullandım. İki amaçlı kullanımımdada memnun kaldım. Saçlarınıza sürerken fazla kaçırmamaya dikkat edin saçı yağlı gösterebiliyor .Cildim için kullandığımda ise yağ olmasına rağmen hızlı emilimi sayesinde vıcık vıcık bir görüntü oluşturmadı.
 Özellikle gece yatmadan önce sürüyorum ki uyku esnasında nem seviyesini ayarlasın diye ....
Tırnak bakımım için kullanmadım o yüzden bu konuda bir yorum yapamayacağım. Ürün 30 ml çok sevimli cam bir şişede bulunuyor. Cam olması nedense bana ayrı bir güven veriyor.  Ayrıca cam bir damlalıkla kullanılıyor .Yalnız ben bu damlalık olayını çok sevemedim bana pek pratik gelmedi .Sprey bir şişe olsaydı ürünü kullanmak daha kolay olurdu diye düşünüyorum. 
Derma-E ürünleri hiç bir şekilde hayvanlar üzerinde test edilmiyor. Buda benim en beğendiğim özelliği oluyor. 
Derma-E ürünlerini anlaşmalı eczanelerden ve  internet üzerinden temin edebiliyorsunuz. Bize #guzelligimizannemiz etkinliğinde sponsor oldukları için çok teşekkür ederiz. 

Geç kalan sponsor yazılarını size ardı ardına sıralıyorum.Umarım okumaktan keyif alıyorsunuz .

                                                                                                                  Sevgiler
                                                                                                                  Gülümse Yüzüme