31 Ağustos 2013 Cumartesi
Meme Kanseri ve Beslenme Bölüm 4 Lifli Gıdalar --Çeviri: Nil Güngör
Bölüm 1:
http://kanserle-dans.blogspot.com/search?updated-max=2013-08-24T20:49:00-07:00&max-results=25
Bölüm 2:
http://kanserle-dans.blogspot.com/2013/08/meme-kanseri-ve-beslenme-2-ceviri-nil.html
Bölüm 3:
http://kanserle-dans.blogspot.com/2013/08/meme-kanseri-ve-beslenme-3-organik.html
Beslenme ile ilgili sorularınızı VE aldığınız ilaçlarla olası etkileşimleri mutlaka doktorunuza sorun ve bir uzman diyetisyene danışınız!!
Bu bilgiler, UCSF Helen Diller Kanser Merkezi, University of California, San Francisco, tarafından yaklaşık 400’e yakın araştırmadan derlenerek oluşturulan ‘’Meme Kanseri ve Beslenme’’ kitapçığından izinli kullanımdır.
kaynak: http://cancer.ucsf.edu/_docs/crc/nutrition_breast.pdf
Okuduğunuz araştırma özetleri, genel bilgi niteliğinde olup, tavsiye değildir. Yazıda referans verilen tüm araştırmaları kaynak bölümünde paylaşılmıştır.
Sağlıklı günler dileğiyle,
Ebru
İyi beslenerek meme kanserine yakalanma riski ve hastalığın ilerleme ya da tekrar riski azaltılabilir. Beslenmeyle kanser arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasına yönelik yürütülen çok sayıda araştırma bulunmaktadır. Şunu biliyoruz ki daha iyi beslenildiğinde diyabet, obezite, hipertansiyon ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara yakalanma olasılığı azalmakta ve genel yaşam kalitesi artmaktadır.
Sağlıklı Beslenmek için Öneriler
• Bitki ağırlıklı beslenin, bol meyve-sebze tüketin
· Tam tahıllar ve fasülye/baklagiller gibi yüksek lifli besinlere önem verin
• Az yağlı gıdalar tüketin; sağlıklı yağları ön plana çıkarın
• İşlenmiş ya da rafine tahıl/un/şekerleri sınırlandırın
• Bol sıvı tüketin
• Sağlıklı bir kiloya kavuşmak ve kilonuzu korumak için egzersiz yapın; daha aktif olun.
LİF – BİTKİ AĞIRLIKLI BESLENME DOĞAL OLARAK LİF BAKIMINDAN ZENGİNDİR
• Meyve, sebze, baklagiller (örneğin, mercimek, bezelye, fasulye, barbunya) ve tam tahıllardan elde edilen doğal lif açısından zengin bir diyet hem kansere yakalanma riskini hem de kanserin ilerleme riskini azaltabilir.
• Lif, vücuttaki toksik (zehirli) bileşikler ve kanserojenlere bağlanır ve daha sonra bu maddelerle beraber vücuttan atılır. [69]
• Besinlerle alınan lifin kansere karşı koruyucu etkilerini açıklamak için çeşitli mekanizmalar ortaya konulmuştur. Bunlardan bazıları aşağıda sıralanmıştır:
o Lif ağırlıklı beslenmeyle dışkı hacminde artış ve bağırsaktan geçiş süresinde azalma olur; bu etkiler dışkı mutajenlerinin (mutasyona yol açan maddelerin) bağırsak epitelyumuyla (bağırsak yüzeyini kaplayan dokuyla) etkileşime geçmeleri için daha az fırsat tanımaktadır. [70]
o Tüketilen lifler, hücre çoğalmasında destekleyici bir role sahip olduğu düşünülen safra asitlerine de bağlanır. [71].
o Lifli besinler, bağırsakta fermantasyona yol açarak kısa zincirli yağ asitleri (SCFA) oluşturur; bu asitler bağırsaktaki ortamı iyileştirir ve genel olarak vücut bağışıklığını korumada yardımcı olabilir. [70,71]
o Bunlara ek olarak, tam tahıllı besinler (eser mineraller ve fenolik bileşikler de dahil olmak üzere) antioksidanlar* bakımından zengindir. Antioksidanlar çeşitli hastalıkların önlenmesiyle ilişkilendirilmiştir. [71].
• Ayrıca, yüksek lifli bir diyet meme kanserinin ilerlemesiyle ilişkili olduğu düşünülen hormon düzeylerini azaltmada yardımcı olur. [70, 72-75]
o Yüksek lifli, düşük yağlı bir diyet uygulayan meme kanseri tanısı konulan kadınlarda lif tüketiminin serum östradiol* yoğunluğunu azalttığı tespit edilmiştir. Kadınların çoğunda kilo kaybı gözlemlenmediğinden, lif alımının serum östradiol* yoğunluğunu azaltan bağımsız bir etken olduğu anlaşılmaktadır. (*Not: Östrojen vücutta östradiole ayrılmaktadır.) [74]
o Kandaki östrojen seviyelerindeki bu düşüş, meme kanseri gibi hormon düzeyleriyle bağlantılı olan kanserlere yakalanma riskini azaltma potansiyeline sahip olabilir.
o Menopoz öncesi kadınlarda, daha çok lif tüketimiyle beraber azalmış serum estron* ve östradiol* seviyeleri gözlemlenmiştir. [73].
• Yüksek lifli beslenme aynı zamanda daha düşük obeziteyle ilişkilidir. [72]
• Özellikle tahıllı gıda ve meyvelerden alınan toplam lif miktarının menopoz öncesi kadınlarda meme kanseri riskini anlamlı düzeyle azalttığı gösterilmiştir. Ancak aynı sonuç menopoz sonrası kadınlar için bulunamamıştır. [77]
• Yeni yapılan bir kohort* çalışması, lif tüketimi açısından en düşük beşte birlik dilimle en yüksek beşte birlik dilimde yer alan kadınları karşılaştırmış, yüksek lif alımının menopoz sonrası meme kanseri riskini %42 azalttığı bildirilmiştir. [78]
• Ancak, daha önce yapılan ileriye dönük bir kohort* çalışması, 26 gramdan az lif tüketen kadınları incelemiş, daha çok lif tüketmenin meme kanserine karşı koruyucu bir etkisinin olmadığını bildirmiştir. [79]. Bu bulgu, tüketilen toplam lif miktarının 30 gramdan az olduğu göz önünde bulundurulduğunda, şaşırtıcı değildir.
• Genel olarak, vaka-kontrol çalışmaları daha yüksek lif alımıyla meme kanseri sıklığında azalma olduğunu bildirmektedir. [8,81-84]. İleriye yönelik çalışmalardan elde edilen verilerden ise farklı sonuçlar çıkmıştır: bazı çalışmalarda lif tüketiminin koruyucu bir etkiye sahip olduğu tespit edilirken [78,85], diğer çalışmalarda ise hiçbir koruyucu etkisinin olmadığı [79,80] bulunmuştur.
• Haftada en az iki kere fasulye ve mercimek yiyen kadınların ayda bir defadan az yiyen kadınlara göre meme kanserine yakalanma risklerinin %24 daha az olduğu tespit edilmiştir. [86].
Yüksek Lif Kaynakları
Meyveler Porsiyon Bir porsiyondaki lif miktarı
(gram)
Elma 1 orta 3.7
Muz 1 orta 2.8
Böğürtlen (Diken Dutu) 1/2 bardak 1.9
Yaban Mersini 1 bardak 1.3
Kavun 1/2 bardak 6.0
Kuru İncir 1/4 bardak 6.0
Greyfurt 1 orta 3.4
Üzüm 1 bardak 1.6
Guava 1 orta 4.9
Kiwi 1 orta 2.6
Portakal 1 orta 3.1
Armut 1 orta 4.0
Trabzon Hurması 1 orta 6.0
Kuru Erik 1/4 bardak 3.1
Not: 1 bardak = 250 ml
Tahıllar ve Diğer Ürünler Porsiyon Bir porsiyondaki lif miktarı
(gram)
Amarant 1/4 bardak (kuru) 7.4
Arpa 1/2 bardak (pişmiş) 3.0
Börülce 1/2 bardak (pişmiş) 8.3
Barbunya 1/2 bardak (pişmiş) 8.2
Nohut 1/2 bardak (pişmiş) 5.0
Kepekli kahvaltılık gevrekler 3/4 bardak Etikete bakın (5.0-22.0)
Pirinç (esmer) 1/2 bardak (pişmiş) 1.4
Bulgur 1/2 bardak (pişmiş) 4.0
İrmik 1/2 bardak (pişmiş) 0.5
Yulaf ezmesi 1/2 bardak (pişmiş) 2.0
Yer fıstığı 1/4 bardak (ml) 2.9
Kinoa (Quinoa) 1/4 bardak (kuru) 2.5
Pirinç (beyaz) 1/2 bardak (pişmiş) 0.3
Not: 1 bardak = 250 ml
Sebzeler Porsiyon Bir porsiyondaki lif miktarı
(gram)
Enginar 1 orta boy 6.9
Pancar 1/2 bardak (pişmiş) 1.7
Brokoli 1/2 bardak (pişmiş) 2.3
Brüksel lahanası 1/2 bardak (pişmiş) 2.0
Havuç 1/2 bardak (pişmiş) 2.6
Kıvırcık lahana (mangır) 1/2 bardak (pişmiş) 1.3
Kuru fasulye 1/2 bardak (pişmiş) 4.5
Bezelye 1/2 bardak (pişmiş) 4.4
Ispanak 1/2 bardak (pişmiş) 2.2
Balkabağı 1/2 bardak (pişmiş) 3.4
Tatlı patates 1/2 bardak (pişmiş) 2.7
Not: 1 bardak = 250 ml
Kaynaklar:
51. Cover CM, Hsieh SJ, Cram EJ, Hong C, Riby JE, Bjeldanes LF, et al. Indole-3-carbinol and tamoxifen cooperate to arrest the cell cycle of MCF-7 human breast cancer cells. Cancer Res. 1999;59(6):1244-1251.
52. Brignall MS. Prevention and treatment of cancer with indole-3-carbinol. Altern Med Rev. 2001;6(6):580-589.
53. [No authors listed] Calcium-D-glucarate. Altern Med Rev. 2002;7(4):336-339.
54. Lombardi-Boccia G, Lucarini M, Lanzi S, Aguzzi A, Cappelloni M. Nutrients and antioxidant molecules in yellow plums (Prunus domestica L.) from conventional and organic productions: a comparative study. J Agric Food Chem.
2004;52(1):90-94.
55. Grinder-Pedersen L, Rasmussen SE, Bugel S, Jorgensen LV, Dragsted LO, et al. Effect of diets based on foods from conventional versus organic production on intake and excretion of flavonoids and markers of antioxidative defense in humans. J Agric Food Chem. 2003;51(19):5671-5676.
56. Asami DK, Hong YJ, Barrett DM, Mitchell AE. Comparison of the total phenolic and ascorbic acid content of freeze-dried and air-dried marionberry, strawberry, and corn grown using conventional, organic, and sustainable agricultural practices. J Agric Food Chem. 2003;51(5):1237-1241.
57. Baxter GJ, Graham AB, Lawrence JR, Wiles D, Paterson JR. Salicylic acid in soups prepared from organically and non- organically grown vegetables. Eur J Nutr. 2001;40(6):289-292.
58. Ferreres F, Valentao P, Llorach R, Pinheiro C, Cardoso L, Pereira JA, et al. Phenolic compounds in external leaves of tronchuda cabbage (Brassica oleracea L. var. costata DC). J Agric Food Chem. 2005;53(8):2901-2907.
60. Li JY, Li H, Tao P, Lei FM. [Serum organochlorines pesticides level of non-occupational exposure women and risk of breast cancer:a case-control study]. [Article in Chinese] Wei Sheng Yan Jiu. 2006;35(4):391-394.
61. Wong PS, Matsumura F. Promotion of breast cancer by beta-hexachlorocyclohexane in MCF10AT1 cells and MMTV-neu mice. BMC Cancer. 2007;7:130.
62. Khanjani N, Hoving JL, Forbes AB, Sim MR. Systematic review and meta-analysis of cyclodiene insecticides and breast cancer. J Environ Sci Health C Environ Carcinog Ecotoxicol Rev. 2007;25(1):23-52.
63. Teitelbaum SL, Gammon MD, Britton JA, Neugut AI, Levin B, Stellman SD. Reported residential pesticide use and breast cancer risk on Long Island, New York. Am J Epidemiol. 2007;165(6):643-651.
64. Muñoz-de-Toro M, Durando M, Beldoménico PM, Beldoménico HR, Kass L, García SR, et al. Estrogenic microenvironment generated by organochlorine residues in adipose mammary tissue modulates biomarker expression in ERalpha-positive breast carcinomas. Breast Cancer Res. 2006;8(4):R47.
65. van Elswijk DA, Schobel UP, Lansky EP, Irth H, van der Greef J. Rapid dereplication of estrogenic compounds in pomegranate (Punica granatum) using on-line biochemical detection coupled to mass spectrometry. Phytochemistry
2004;65(2):233-241.
66. Toi M, Bando H, Ramachandran C, Melnick SJ, Imai A, Fife RS, et al. Preliminary studies on the anti-angiogenic potential of pomegranate fractions in vitro and in vivo. Angiogenesis 2003;6(2):121-128.
67. Kim ND, Mehta R, Yu W, Neeman I, Livney T, Amichay A, et al. Chemopreventive and adjuvant therapeutic potential of pomegranate (Punica granatum) for human breast cancer. Breast Cancer Res Treat. 2002;71(3):203-217.
68. Mehta R, Lansky EP. Breast cancer chemopreventive properties of pomegranate (Punica granatum) fruit extracts in a mouse mammary organ culture. Eur J Cancer Prev. 2004;13(4):345-348.
69. Harris PJ, Roberton AM, Watson ME, Triggs CM, Ferguson LR. The effects of soluble-fiber polysaccharides on the adsorption of a hydrophobic carcinogen to an insoluble dietary fiber. Nutr Cancer 1993;19(1):43-54.
70. Slavin JL. Mechanisms for the impact of whole grain foods on cancer risk. J Am Coll Nutr. 2000;19(3 Suppl):300S-307S.
71. Slavin J. Why whole grains are protective: biological mechanisms. Proc Nutr Soc. 2003;62(1):129-134.
72. Stoll BA. Can supplementary dietary fibre suppress breast cancer growth? Br J Cancer 1996;73(5):557-559.
73. Bagga D, Ashley JM, Geffrey SP, Wang HJ, Barnard RJ, Korenman S, et al. Effects of a very low fat, high fiber diet on serum hormones and menstrual function. Implications for breast cancer prevention. Cancer 1995;76(12):2491-2946.
74. Rock CL, Flatt SW, Thomson CA, Stefanick ML, Newman VA, Jones LA, et al. Effects of a high-fiber, low-fat diet intervention
on serum concentrations of reproductive steroid hormones in women with a history of breast cancer. J Clin Oncol.
2004;22(12):2379-2387.
75. Wayne SJ, Neuhouser ML, Ulrich CM, Koprowski C, Baumgartner KB, Baumgartner RN, et al. Dietary fiber is associated with serum sex hormones and insulin-related peptides in postmenopausal breast cancer survivors. Breast Cancer Res Treat. 2007 Dec 5. [Epub ahead of print]
76. Goldin BR, Adlercreutz H, Gorbach SL, Warram JH, Dwyer JT, Swenson L, et al. Estrogen excretion patterns and plasma levels in vegetarian and omnivorous women. N Engl J Med. 1982;307:1542-1547.
77. Cade JE, Burley VJ, Greenwood DC; UK Women’s Cohort Study Steering Group. Dietary fibre and risk of breast cancer in the UK Women’s Cohort Study. Int J Epidemiol. 2007;36(2):431-438.
78. Mattisson I, Wirfalt E, Johansson U, Gullberg B, Olsson H, Berglund G. Intakes of plant foods, fibre and fat and risk of breast cancer--a prospective study in the Malmà Diet and Cancer cohort. Br J Cancer 2004;90(1):122-127.
79. Terry P, Jain M, Miller AB, Howe GR, Rohan TE. No association among total dietary fiber, fiber fractions, and risk of breast cancer. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2002;11(11):1507-1508.
80. Cho E, Spiegelman D, Hunter DJ, Chen WY, Colditz GA, Willett WC. Premenopausal dietary carbohydrate, glycemic index, glycemic load, and fiber in relation to risk of breast cancer. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2003;12(11 Pt 1):1153-1158.
81. Howe GR, Hirohata T, Hislop TG, Iscovich JM, Yuan JM, Katsouyanni K, et al. Dietary factors and risk of breast cancer:
combined analysis of 12 case-control studies. J Natl Cancer Inst. 1990;82:561-569.
82. De Stefani E, Correa P, Ronco A, Mendilaharsu M, Guidobono M, Deneo-Pellegrini H. Dietary fiber and risk of breast cancer: a case-control study in Uruguay. Nutr Cancer 1997;28:14-19.
83. La Vecchia C, Ferraroni M, Franceschi S, Mezzetti M, Decarli A, Negri E. Fibers and breast cancer risk. Nutr Cancer
1997;28:264-269.
84. Challier B, Perarnau JM, Viel JF. Garlic, onion and cereal fibre as protective factors for breast cancer: a French case-control study. Eur J Epidemiol. 1998;14: 737-747.
85. Rohan TE, Howe GR, Friedenreich CM, Jain M, Miller AB. Dietary fiber, vitamins A, C, and E, and risk of breast cancer: a cohort study. Cancer Causes Control 1993;4:29-37.
86. Adebamowo CA, Cho E, Sampson L, Katan MB, Spiegelman D, Willett WC, et al. Dietary flavonols and flavonol-rich foods intake and the risk of breast cancer. Int J Cancer 2005;114(4):628-633.
27 Ağustos 2013 Salı
İçimizden Biri Şeyda Coşar -- Röportaj: Nezih Tekman
Şeyda Hanım kendinizi biraz tanıtır mısınız bizlere ?
1968 Ankara doğumluyum. Aksaray'da eczanede tekniker olarak çalışıyorum. İki oğlum var büyük oğlum üniversiteye, küçük oğlumda lise 2'ye gidiyor.
Malign melanom teşhisi ilk konulduğunda ne hissettiniz ?
Nasıl bir tedavi aldınız?
1968 Ankara doğumluyum. Aksaray'da eczanede tekniker olarak çalışıyorum. İki oğlum var büyük oğlum üniversiteye, küçük oğlumda lise 2'ye gidiyor.
Kayseri'de tek başına patoloji sonucunu almaya gitmiştim, duyduğum an tek düşündüğüm şey; çocuklarımın mürüvvetini görememekti. Ölmekten asla korkmadım ama çok ağladım hem de çok. Hocam geç kaldığımı kanserin ikinci evreye geçtiğini söyledi ve malign melanomun cilt kanseri içinde en agresifi olduğunu.
Sol baş parmağımı ve lenflerimi aldılar. Kemoterapi ve aşı vardı ama doktorum biraz bekleyelim lenfte yeni tutulum var dedi. 1.5 sene üçer aykontrollerim sürdü ama süreç çok sıkıntılı ve üzücüydü, çünkü bedenim de o kadar çok ben vardı ki heran bir yerlerden bir şeyler olacak gibiydi.
Kontrol öncesi kaygınızı nasıl yeniyorsunuz ?
Hastalarla, sürekli konuşuyorum onlarla bir nevi dertleşiyorum, ailemle bunları yapamıyorum çünkü onlar çok daha duygusal yaklaşıyorlar hastalığıma. Amcam da kanser benim, o kadar çok kanser hastası var ki inanamazsınız. Beni onkolojiye sevk ettiklerinde bir kaç hastayla karşılaşacağımı sanıyordum, sanki hastanelerde dahiliye polikliniğinin sırası kadar sıra vardı boyutlar korkunç.
Hayatınızda kanser öncesi ve sonrası neler değişti?
Pek bir şey değişmedi neden mi çünkü ben hastalığımdan önce fazla ince düşünen üzüntülerimi içimde yaşayan, çevremdeki insanlara acaba şunu söylesem incinirler mi diye tartan bir insandım. Çünkü ben hiç bir zaman aman sende diyen bir kişiliğe sahip değilim. Hastalığımı ilk başlarda 2 kuzenim, eşim ve bir de kardeşim biliyordu.. Annem by- pass geçirmişti İzmir'de yaşıyor, babamda Çorum'da yani anlayacağınız ayrılar. Babam ameliyat olacağımı biliyor annemse bilmiyordu. Annemi operasyon öncesi arayıp işte olduğumu telefonumun sarjının bitebileceğini söyledim sanki ameliyattan çıkmam garantiymiş gibi, seni arayacağım dedim:) Saat 12.30 ameliyattan çıktım yukarı yatağıma alındığımda ilk istediğim şey telefon oldu narkozun etkisindeydim ama Allah o zaman bana bir kuvvet verdi eşim bile şaşırmış.
Anneme nasılsın diye sordum ama öyle neşeli söylemişim ki eşim bile hayretler icinde kalmış sonra sarjım bitiyor dedim ya kusura bakmayın ne olur neden bilemiyorum sanki herşeyi size anlatmak geliyor içimden.
Ama Allahıma hep şükrettim, parmağım ve kolum cok sancı yapardı ama hep şükrettim çünkü Rabbim imtihanın böylesini ön görmüştü hayatı hep günü birlik yaşamışımdır, hiç bir zaman uzun vadeli hayallerim olmadı bu yüzden bugün için yaşadığım seylere şükür olsun. İnsanları hep sevdim ve çevremde beni benden daha fazla düşünen canım hasta kardeşlerim, arkadaşlarım var hep onların duaları ile rabbim sağlığıma kavuşturdu her şeyin en güzel yanı insanları sevmek, dost olmak ve onların eşiz sevgileri.
Ha! en iyi yönüne gelince büyük oğlum hastalığımı öğrenmeden önce çok üzerdi beni, ama şimdi beni hiç üzmüyor.
Son olarak kanserle dans edenlere ve Kanserle Dans Derneği'ne söylemek istediğiniz bir şey var mı ?
Kanserle dans edenler arkadaşlarım, hayatı sevin asla halinize ve yaşadığınız hastalıklara benden başka bu hastalığı yaşayan yok demeyin.
İlk önce gökyüzüne, kuşlara, ağaçlara bakın dans pistinin koskoca mavi gökyüzü olduğunu hissedin ve en güzeli de kanserle dans derneğini kurup bünyesi altında calışan gönül veren sizlerin bizler için yaptıklarına ve çabalarını sağlun iyi ki varsınız dansa devam ...
Şeyda Coşar
Beslenme Konusunda En Çok Merak Edilenler (Türk Tıbbi Onkoloji Derneği)
Prof Haluk Onat |
Tıbbi Onkoloji Derneği internet sitesinden çok güzel bir beslenme hakkında merak edilenler soru-cevap köşesi, herkes okumalı.
Prof Dr. Pınar Saip kanser ve beslenme konusunda en çok merak edilenleri soruyor ve Prof Dr. Haluk Onat yanıtlıyor
Kanserden korunmak için neler yemeliyiz?
Kanserden korunmak için beslenme konusunda yapılması gerekenler aslında sağlıklı yaşam için yapılması gerekenlerdir. Sağlıklı yaşayabilmek için yapılacaklara uyulursa kanserden de korunulur. Bunun için başta kilo almamak, sağlıklı kilonuzu sürdürebilmek için kalorisi düşük yiyecekler ve içecekler tercih edilmelidir, özellikle yağlı yiyeceklerden uzak durulması gerekir. Günde en az 5 porsiyon çeşitli renkte sebze ve meyve tüketilmelidir. Kırmızı et tüketimi sınırlandırılır, işlenmiş et ürünleri (sucuk, salam, sosis vs) tüketilmemelidir.
Prof. Pınar Saip |
Meyve ve sebzelerde bulunan hormon ve ilaç kalıntıları kansere yol açar mı? Nasıl dikkat etmeliyiz?
Özellikle ilaç kalıntıları kanser gelişiminde rol oynayabilir, pratik hayatta bunlardan uzak durabilmek çok zordur, bu gıdalardan ilaçların maalesef yıkama ile veya kabuklarını ayıklama ile uzaklaşılması güçtür, ama bu yinede kişilerin bu konuda bilinçli olmaları ve bu konuda dikkatli olmaları gerekir.
Kırmızı et tüketimi kansere yol açar mı? Sağlıklı bireyler ne oranda kırmızı et tüketmeli?
Bazı kanserler örneğin kalın barsak kanserinde kırmızı et tüketimi fazla olan toplumlarda daha yüksek oranda görülmektedir. Kırmızı et protein ve demir bakımından önemli bir besindir, onun için tamamen bırakılmamalı, haftada birkaç öğünde yenmelidir.
Kanserli hastalarımız tedavisi sırasında beslenme konusunda başlıca nelere dikkat etmeli?
Tedavi sırasındaki beslenmenin aslında sağlıklı beslenmeden bir farkı yoktur, ancak önemli protein ve demir kaynağı olmasından dolayı kırmızı et tüketimi arttırılmalıdır. Mutlaka her gün bir öğünde alınmalıdır. Ayrıca protein kaynağı olarak yumurta ve süt ürünleri de yenmelidir. Besleyici değeri olmayan yüksek şeker ve yağ içeren yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Sebze ve meyve tüketimine özen gösterilmeli ve işlenmiş tahıl ürünleri yerine tam tahıl ürünleri tercih edilmeli . Ayrıca günde 2 lt civarında su içilmelidir.
Radyoterapi alırken beslenme konusunda hastaların özellikle dikkat etmesi gerekenler nelerdir?
Radyoterapinin uygulandığı bölgeye göre beslenme önemi artabilir. Bunların başında baş ve boyun bölgesi ve göğüs bölgesine uygulanan radyoterapiye bağlı oluabilcek komplikasyonlar (ağız yarası, yutma güçlüğü, ağız kuruluğu gibi) durumlarda katı gıda ile beslenme güçleşebilir, onun yerine yumuşak gıdalar hatta sıvı şeklinde gıdalar tercih edilmeli, ayrıca asitli, baharatlı gıdalardan uzak durulmalı, sıcak gıdalar yerine soğuk gıdalar tercih edilmelidir. Karın bölgesine uygulanan radyoterapi bulantı, kusma ve ishale neden olabilir, bu şikayetleri arttırmayacak gıdalar tercih edilmelidir.
Kemoterapi veya radyoterapi alırken bitkisel haplar kullanabir miyiz? Zararları var mıdır?
Bu tedaviler uygulanırken bunlardan uzak durulamalıdır. Özellikle ilaçlarla etkileşime girerek ilaçların etkilerini azaltabilirler ya da toksik etkilerini arttırabilir.
Zencefil, çörek otu, ısırgan tohumu vb bitkilerden hangilerini hastalar tedavileri sırasında kullanabilir? Ne oranda kullanmalı? Kullanılan ilaçlar ile bitkiler etkileşir mi?
Bunların hiçbirinin kanıta dayanan bir yararı gösterilememiştir. Sadece zencefilin ilaçlara bağlı bulantıyı azatlığı gösterilmiştir. Yukarıda söz ettiğim gibi Özellikle ilaçlarla etkileşime girerek ilaçların etkilerini azaltabilirler ya da toksik etkilerini arttırabilir.
Vitaminler sağlıklı bireylerin kansere yakalanmasını önler mi?
Kesin olarak böyle bir durum ispatlanmamıştır. Sadece D vitaminin bazı kanserleri azaltabileceği düşünülmektedir. Diğer vitaminler ile ilgili herhangi bir kanıt yoktur, hatta A vitaminin sigara içemlerde akciğer kanserini arttırdığı kanıtlanmıştır. Hap olarak herhangi bir vitamin almanın hiçbir gereği yoktur.
Kanser tedavisi sırasında özellikle C vitamini gibi antioksidan özellikleri ön plan çıkarılan vitaminleri kullanılmalı mı?
Hiç gereken yok, vitaminler gıdalar ile alınmalıdır, ilaç olarak herhangi bir vitaminin alınmasına gerek yoktur.
Kanserli hastalarda beyaz gıdaların (şeker, beyaz un, süt ve süt ürünleri) kanserin büyümesine neden olduğu haberleri medyada sıklıkla yer alıyor. Bunlar doğru mu?
Böyle bilimsel bir dayanak yoktur. Şeker ve şekerli gıdaların besleyici değeri oldukça düşüktür, bunları yüksek oranda yemek doyum sağlayabilir, besleyici değeri yüksek olan gıdalar yeterli oranda tüketilmesi engellenebilir. Eğer tedavi sırasında kilo kaybı oluyorsa kilo almayı sağlayabilmek için şeker gibi yüksek kalorili besinler faydalı olabilir. Ayrıca tedavi sırasında süt ve süt ürünlerinin de yararı vardır. Bunun dışında şeker ve sütün kanser hücresine olumsuz etkileri söz konusu değildir.
Meme kanserli hastalarda soya ürünlerinden kaçınılmalı mı? Her aldığımız üründe soya olup olmadığına hastalarımız bakmalı mı?
Hormon bağımlı meme kanserinde düşük de olsa östrojen kapsayan soyadan kaçınılması yararlı olabilir.
Kemoterapinin neden olduğu kan değerlerinde düşme ve savunma sisteminde zayıflama gibi durumları önlemek için bazı alternatif ilaçlar veya besinler (bal, pekmez, dalak, ciğer vs) fayda sağlar mı?
Bu saydığınız yiyeceklerin hiçbirinin bu konularda yararı gösterilmemiştir, ama özellikle kırmızı et demir kaynağı olarak kırmızı hücrelerin düşmesi durumunda yararı olur.
Kemoterapi veya radyoterapi sonrası ağızda oluşan yaralarda veya ishallerde ne tür besinler tüketilmeli?
Ağız yaraları oluştuğunda katı gıda ile beslenme güçleşebilir, onun yerine yumuşak gıdalar hatta sıvı şeklinde gıdalar tercih edilmeli, ayrıca asitli, baharatlı gıdalardan uzak durulmalı, sıcak gıdalar yerine soğuk gıdalar tercih edilmelidir. İshal olduğunda da özellikle sıvı kaybına dikkat edilmeli, bol su, açık çay, meyve veya şeftali suyu içilmeli, öğün sıklığı arttırılarak azar azar besin tüketilmeli, elma (kabuğu soyulmuş veya su halinde) ve muz gibi pektin ve potasyum içeriği yüksek gıdalar alınmalı, ayrıca haşlanmış patates de potasyum bakımından önemlidir, diğer taraftan tuzlu ayran, çorba ve kepeksiz tuzlu krakerler yüksek sodyum değerleri bakımından önemlidir.
Kanserli hastalar hangi durumlarda ağızdan hazır yüksek kalorili gıdalara geçmeli?
Mümkün olduğu kadar doğal gıdalar ile ve ağız yoluyla beslenmeye özen gösterilmedir. Gerçekten kaşektik derecede bir beslenme sorunu varsa hazır yüksek kalorili gıdalardan yaralanılabilir.
Kanserli hastalara zaman zaman damardan gıda uygulanması uygun olur mu?
Bunu çok kısıtlı yaralı olduğu durumlar vardır. Tedaviye bağlı özellikle yüksek dozlarda uygulanan kemoterapi sırasında ağız veya barsak yoluyla beslenme sorunu oluşmuş ise geçiçi bir süre uygulanabilir, bunun dışında bir yararı olmadığı gibi hem birçok komplikasyonlara neden olabilir hem de gereksiz bir maliyettir.
Kanserli hastaların son dönemlerinde (terminal dönemlerinde) ağızdan ve damardan beslenememeleri hasta yakınlarını çok üzmekte. Bu gibi durumda hastaları damardan beslemenin yaşamlarına katkısı olur mu?
Maalesef olmamaktadır, terminal dönemde bir hastanın beslenmesi en az duruma indirilebilir, gereksiz gıda alımları ve hele damardan beslenmenin hastaya hiçbir katkısı yoktur, hasta yakınlarını psikolojik olarak tatmin etmekten başka yararı yoktur.
Meme Kanseri ve Beslenme 3 : Organik Ürünler --Çeviri: Nil Güngör
Bölüm 1:
http://kanserle-dans.blogspot.com/search?updated-max=2013-08-24T20:49:00-07:00&max-results=25
Bölüm 2:
http://kanserle-dans.blogspot.com/2013/08/meme-kanseri-ve-beslenme-2-ceviri-nil.html
Beslenme ile ilgili sorularınızı VE aldığınız ilaçlarla olası etkileşimleri mutlaka doktorunuza sorun ve bir uzman diyetisyene danışınız!!
http://kanserle-dans.blogspot.com/search?updated-max=2013-08-24T20:49:00-07:00&max-results=25
Bölüm 2:
http://kanserle-dans.blogspot.com/2013/08/meme-kanseri-ve-beslenme-2-ceviri-nil.html
Beslenme ile ilgili sorularınızı VE aldığınız ilaçlarla olası etkileşimleri mutlaka doktorunuza sorun ve bir uzman diyetisyene danışınız!!
Bu bilgiler, UCSF Helen Diller Kanser Merkezi, University of California, San Francisco, tarafından yaklaşık 400’e yakın araştırmadan derlenerek oluşturulan ‘’Meme Kanseri ve Beslenme’’ kitapçığından izinli kullanımdır.
Okuduğunuz araştırma özetleri, genel bilgi niteliğinde olup, tavsiye değildir. Yazıda referans verilen tüm araştırmaları kaynak bölümünde paylaşılmıştır.
Sağlıklı günler dileğiyle,
Ebru
İyi beslenerek meme kanserine yakalanma riski ve hastalığın ilerleme ya da tekrar riski azaltılabilir. Beslenmeyle kanser arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasına yönelik yürütülen çok sayıda araştırma bulunmaktadır. Şunu biliyoruz ki daha iyi beslenildiğinde diyabet, obezite, hipertansiyon ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara yakalanma olasılığı azalmakta ve genel yaşam kalitesi artmaktadır.
Sağlıklı günler dileğiyle,
Ebru
İyi beslenerek meme kanserine yakalanma riski ve hastalığın ilerleme ya da tekrar riski azaltılabilir. Beslenmeyle kanser arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılmasına yönelik yürütülen çok sayıda araştırma bulunmaktadır. Şunu biliyoruz ki daha iyi beslenildiğinde diyabet, obezite, hipertansiyon ve kalp hastalığı gibi kronik hastalıklara yakalanma olasılığı azalmakta ve genel yaşam kalitesi artmaktadır.
Sağlıklı Beslenmek için Öneriler
• Bitki ağırlıklı beslenin, bol meyve-sebze tüketin
• Bitki ağırlıklı beslenin, bol meyve-sebze tüketin
· Tam tahıllar ve fasülye/baklagiller gibi yüksek lifli besinlere önem verin
• Az yağlı gıdalar tüketin; sağlıklı yağları ön plana çıkarın
• İşlenmiş ya da rafine tahıl/un/şekerleri sınırlandırın
• Bol sıvı tüketin
• Sağlıklı bir kiloya kavuşmak ve kilonuzu korumak için egzersiz yapın; daha aktif olun.
Organik Ürünler
Kimyasallarla yetiştirilen meyve ve sebzelerle karşılaştırıldığında, organik meyve ve sebzelerde daha az pestisit kalıntısı, daha düşük toplam pestisit düzeyleri, ve genel olarak daha az pestisit toksisitesi bulunmaktadır.
Bu konuda daha fazla araştırmaya gereksinim duyulsa da, bazı yeni bulgular organik ve sürdürülebilir tarım yöntemleriyle yetiştirilen gıdaların geleneksel yöntemlerle yetiştirilen gıdalara göre daha yüksek antioksidan düzeylerine sahip olduklarını göstermektedir. [54-58].
o Geleneksel olarak yetiştirilen sebzelere göre organik sebzelerin daha yoğun miktarlarda fitobesinler (fenolik asitler) içerdiği görülmüştür. [57,58].
• Organik yiyecekler tüketildiğinde daha düşük kanser riskine neden olabilen salisilik asitin arttığı görülmüştür. [57].
• Bazı pestisitler, örneğin çevresel kirleticiler olarak bilinen organik klorlu bileşikler (OCC), potansiyel östrojenik ve anti-östrojenik özellikleri nedeniyle östrojen ile ilgili hastalıklara neden olabilecekleri düşünülmüştür. [59].
• Organik ürün seçerek tarım ilaçlarına daha az maruz kalabilir ve fitobesin* tüketiminizi artırabilirsiniz.
o Organik olmayan meyve ve sebzeleri yıkayarak veya soyarak pestisit kalıntılarını azaltsanız da bu işlemlerle kalıntıları tamamen yoketmeniz mümkün değildir.
Aşağıdaki tabloda, hem kullanılan pestisit (ilaç) sayısı hem de kullanım yoğunluğu açısından, ilaçlamadan en çok ve en az etkilenen meyve ve sebzeler listelenmiştir. Bu listede ilaçlamadan en çok etkilenen meyve ve sebzelerin organik olanlarını tercih etmek daha akıllıca olacaktır.
Eğer marketlerde organik meyve-sebze bulamıyorsanız, tarım ilaçlarından daha az etkilenen meyve ve sebzeleri tercih edebilirsiniz.
** Çevre Çalışma Grubu’nun (Environmental Work Group) hazırladığı Tüketiciler için Ürünlerdeki Tarım İlaçları (Pestisitler) Rehberi’nden uyarlanmıştır. |
• Ancak en önemlisi, organik olsun ya da olmasın, bol meyve ve sebze tüketilmelidir.
Organik ürünler zor bulunuyorsa ya da çok pahalıysa, o zaman yüksek miktarda ilaç kalıntısı içeriği olan meyve ve sebzelerden uzak durmayı tercih edebilirsiniz.
Nar (Punica granatum; Punicaceae)
• İnsan meme kanseri hücreleri üzerine yapılan laboratuvar çalışmalarında, nar meyvesinin çeşitli bölümlerinin (örneğin: tohum yağı, suyu, fermente edilmiş su ve kabuk ekstresinin) kanser hücreleri üzerinde baskılayıcı etkileri olduğu ifade edildi. [65].
• Nar çekirdeği yağı ve fermente edilmiş nar suyu kanser hücrelerinin oksijen kaynağını bloke eder, hücre büyümesini yavaşlatır ve hücre ölümünü teşvik eder. [66].
• Fermente edilmiş nar suyu polifenollerinin* (bitkilerdeki doğal kimyasallar) taze nar suyu polifenollerine göre iki kat anti-proliferatif (çoğalmayı azaltan) etkilerinin olduğu anlaşılmaktadır. [67].
•Ayrıca, bir çalışmada nar çekirdeği yağının, fermente nar suyuna göre, daha fazla önleyici aktiviteye sahip olabileceği düşünülmektedir. Fermente nar suyu ile lezyonlarda %42 azalma görülürken, nar çekirdeği yağı ile %87 azalma görülmüştür. [68] .
Kaynaklar:
21. Ito Y, Gajalakshmi KC, Sasaki R, Suzuki K, Shanta V. A study on serum carotenoid levels in breast cancer patients of Indian women in Chennai (Madras), India. J Epidemiol. 1999;9(5):306-314.
22. Tibaduiza EC, Fleet JC, Russell RM, Krinsky NI. Excentric cleavage products of beta-carotene inhibit estrogen receptor positive and negative breast tumor cell growth in vitro and inhibit activator protein-1-mediated transcriptional activation. J Nutr. 2002;132(6):1368-1375.
23. Huang JP, Zhang M, Holman CD, Xie X. Dietary carotenoids and risk of breast cancer in Chinese women. Asia Pac J Clin Nutr. 2007;16 Suppl 1:437-442.
24. Cui Y, Shikany JM, Liu S, Shagufta Y, Rohan TE. Selected antioxidants and risk of hormone receptor-defined invasive
breast cancers among postmenopausal women in the Women’s Health Initiative Observational Study. Am J Clin Nutr. 2008;87(4):1009-1018.
25. Nkondjock A, Ghardirian P. Intake of specific carotenoids and essential fatty acids and breast cancer risk in Montreal, Canada. Am J Clin Nutr. 2004;79(5):857-864.
26. Kim MK, Park TG, Gong G, Ahn SH. Breast cancer, serum antioxidant vitamins, and p53 protein overexpression. Nutr Cancer 2002;43(2):159-166.
27. Sato R, Helzlsouer KJ, Alberg AJ, Hoffman SC, Norkus EP, Comstock GW. Prospective study of carotenoids, tocopherols, and retinoid concentrations and the risk of breast cancer. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2002;11(5):451-457.
28. Ching S, Ingram D, Hahnel R, Beilby J, Rossi E. Serum levels of micronutrients, antioxidants and total antioxidant status predict risk of breast cancer in a case control study. J Nutr. 2002;132(2):303-306.
29. Toniolo P, Van Kappel AL, Akhemedkhanov A, Ferrari P, Kato I, Shore RE, et al. Serum carotenoids and breast cancer. Am J Epidemiol. 2001;153(12):1142-1147.
30. Li Z, Wang Y, Mo B. [The effects of carotenoids on the proliferation of human breast cancer cell and gene expression of bcl-2][Article in Chinese] Zhonghua Yu Fang Yi Xue Za Zhi 2002;36(4):254-257.
31. Prakash P, Russell RM, Krinsky NI. In vitro inhibition of proliferation of estrogen-dependent and estrogen-independent human breast cancer cells treated with carotenoids or retinoids. J Nutr. 2001;131(5):1574-1580.
32. Li Z, Hu CY, Mo BQ, Xu JD, Zhao Y. Effect of beta-carotene on gene expression of breast cancer cells] [Article in Chinese] Ai Zheng 2003;22(4):380-384.
33. Negri E, La Vecchia C, Franceschi S, D’Avanzo B, Talamini R, Parpinel M, et al. Intake of selected micronutrients and the risk of breast cancer. Int J Cancer 1996;65(2):140-144
34. Schuurman AG, Goldbohm RA, Brants HA, van den Brandt PA. A prospective cohort study on intake of retinol, vitamins C
and E, and carotenoids and prostate cancer risk (Netherlands). Cancer Causes Control 2002;13(6):573-582.
35. Hennekens CH, Buring JE, Manson JE, Stampfer M, Rosner B, Cook NR, et al. Lack of effect of long-term supplementation with beta carotene on the incidence of malignant neoplasms and cardiovascular disease. New Engl J Med. 1996;334(18):1145-1149.
36. Ambrosone CB, McCann SE, Freudenheim JL, Marshall JR, Zhang Y, Shields PG. Breast cancer risk in premenopausal women is inversely associated with consumption of broccoli, a source of isothiocyanates, but is not modified by GST genotype. J Nutr. 2004;134(5):1134-1138.
37. Terry P, Wolk A, Persson I, Magnusson C. Brassica vegetables and breast cancer risk. JAMA. 2001;285(23):2975-2977.
38. Brandi G, Schiavano GF, Zaffaroni N, De Marco C, Paiardini M, Cervasi B, et al. Mechanisms of action and antiproliferative properties of Brassica oleracea juice in human breast cancer cell lines. J Nutr. 2005;135(6):1503-1509.
39. [No authors noted] Change in Diet at Any Age May Help Protect Against Breast Cancer (Abstract #3697. American Association for Cancer Research’s 4th annual Frontiers in Cancer Prevention Research meeting. Nov 2005.
40. Lee SA, Fowke JH, Lu W, Ye C, Zheng Y, Cai Q, et al. Cruciferous vegetables, the GSTP1 Ile105Val genetic polymorphism, and breast cancer risk. Am J Clin Nutr. 2008;87(3):753-760.
41. Bradlow HL, Sepkovic DW, Telang NT, Osborne MP. Multifunctional aspects of the action of indole-3-carbinol as an antitumor agent. Ann N Y Acad Sci. 1999;889:204-
42. Fowke JH, Longcope C, Hebert JR. Brassica vegetable consumption shifts estrogen metabolism in healthy postmenopausal women. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2000;9(8):773-779.
43. Jackson SJ, Singletary KW. Sulforaphane: a naturally occurring mammary carcinoma mitotic inhibitor, which disrupts tubulin polymerization. Carcinogenesis. 2004;25(2):219-
44. Tseng E, Scott-Ramsay EA, Morris ME. Dietary Organic Isothiocyanates Are Cytotoxic in Human Breast Cancer MCF-7 and Mammary Epithelial MCF-12A Cell Lines. Exp Biol Med (Maywood). 2004;229(8):835-842.
45. Jo EH, Kim SH, Ahn NS, Park JS, Hwang JW, Lee YS, et al. Efficacy of sulforaphane is mediated by p38 MAP kinase and caspase-7 activations in ER-positive and COX-2-expressed human breast cancer cells. Eur J Cancer Prev. 2007;16(6):505-510.
46. Pledgie-Tracy A, Sobolewski MD, Davidson NE. Sulforaphane induces cell type-specific apoptosis in human breast cancer cell lines. Mol Cancer Ther. 2007;6(3):1013-1021.
47. Chatterji U, Riby JE, Taniguchi T, Bjeldanes EL, Bjeldanes LF, Firestone GL. Indole-3-carbinol stimulates transcription of the interferon gamma receptor 1 gene and augments interferon responsiveness in human breast cancer cells. Carcinogenesis 2004;25(7):1119-1128.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)