KISACA PTSD NEDİR ? Posttravmatik stres bozukluğu olarak da bilinmekte; Türkçe'ye uygunluğu açısından kaynaklarda travma sonrası stres bozukluğu olarak geçmektedir.
Genellikle yaşamı tehdit eden bir olaydan sonra başlayan ve yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Travma yaratan olayın yaşanmasından sonra, o olayın düşlerde ve günlük yaşamda tekrar yaşanması, o olayı hatırlatan durumlardan kaçınmaya yol açan bir aşırı uyarılmışlık, kaygı ve kolayca irkilmeyi içeren bir anksiyete bozukluğudur.
Bazı bireyler bu hastalığı tam olarak yaşamayabilir. Bulgular, genellikle travmatize edici olaydan üç ay sonra başlar ve şiddeti kişiye göre değişir. TSSB' nin (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) tedavisinde psikoterapinin temel taşı olduğunu belirten araştırmacılar ilaç tedavisi ile bedenin gösterdiği istemsiz tepkileri kontrol altına alarak tedaviyi güçlendirdiklerini ifade ederler.
TSSB' de ilaç tedavisinin amaçları şu şekilde sıralanabilir:
* Kendine zarar verici belirtileri azaltmak,
* Kaçınma belirtilerini düzeltmek,
* Aşırı uyarılmayı azaltmak,
* Depresyonu ve zevk almamayı gidermek,
* Dissosiyatif ve psikotik belirtileri kontrol altına almak.
TSSB meydana gelmesinde daha önce var olan psikiyatrik bozuklukların ve ailede psikiyatrik hastalık öyküsünün bulunmasının risk etkeni olduğu bilinmektedir. TSSB olan hastalarda bu hastalık ile aynı anda ya da yaşam boyu psikiyatrik bir hastalık görülmesi olasılığı yüksektir. Psikiyatrik bir başka bozuklukla birlikte görülen TSSB belirtilerinin kronikleşmesi olasılığı da daha yüksektir.
ŞİMDİ ASIL KONUYU ANLATAN YAZIMIZA GEÇERSEK ; Dr.Monica KEY bir hastası'nda görülen PTSD'yi bizimle paylaşmış. Lütfen okuyunuz ve aşağıda verilen testi bir kez olsun uygulayınız...
PTSD gazilerden, uçak kazalarından kurtulanlardan ya da doğal afetlerden kurtulanlardan sıkça duyduğumuz bir şeydir. Ayrıca PTSD'ye kanser gibi beklenmedik hastalıkların teşhisi konulan insanlarda da rastlanır.
Kanser teşhisiyle karşı karşıya kalan kişilerde psikolojik sorunlara sıkça rastlanır. 10 yıl önce erken evre göğüs kanseri tedavisi görmüş bir hastam vardı. Hastalığın nüksettiğine dair hiçbir kanıt yoktu ama ne zaman ofise gelse enkaza dönerdi. Her yeni ağrı ve farklı histe kanserin geri geldiğine inanırdı. Danışmanlara gitmesine ve antidepresanlar kullanmasına rağmen ama kışkırtıcı düşünceler peşini bırakmadı. Ona güvence vermek için, saatlerimiz ayırırdık. Fakat duygusal olarak hala acı çektiğini görmek üzücüydü.
Travmatik Stres Dergisi (Journal of Traumatşc Stress) 'nde yakın zamanda yayınlanan bir çalışmaya göre PTSD yaşayan insanların yarısından fazlası aynı zamanda depresyon geçirmekte; daha önceki hesaplamalarda ise daha geniş bir oranlamayla yüzde 20'den yüzde 80'e kadardır. (Bu cümlenin 2. kısmından tam emin olamadım )Çalışmanın en önemli noktası ise hastaları incelerken ve değerlendirirken PTSD ve depresyonun her ikisinin de dikkate alınması, özellikle erkekler de biri ya da diğerinin gözden kaçırılmamasıdır.
PTSD deneyimi olan insanlarda görülen tanımlayıcı karakteristik özellikler ; travmatik olayı düşünce, görüntü ve rüyalarla canlı bir biçimde hatırlama ve travmanın hatırlatıcılarından ısarcı iç (psikolojik) ve dış (davranışsal) kaçınma, olumsuz duygular, kısalmış gelecek düşüncesi ve abartılmış sempatik uyarılmadır. Aşağıda onkoloji hastalarındaki PTSD hakkında rapor edilmiş ilginç bulgular vardır;
•Hematopoetik kök hücre transferi yapılan hastaların yüzde 5-19 'da PTSD semptomları rapor edilmiş
•İlk evre göğüs kanserinden kurtulan hastaların yüzde 15 'inde PTSD semptomları rapor edilmiş
•Hodgkin dışı lenfoma 'dan kurtulmuş hastaların yüzde 39 'unda PTSD semptomları rapor edilmiş, diğer bir yüzde 8'lık kısım da kriterleri karşılamaktadır.
Şimdilerde birçok onkoloji merkezi muhtemel psikolojik sorunları tespit etmek için DİSTRES ÖLÇME ARAÇLARINI VE YÖNTEMLERİNİ kullanmaktadır. Distress ölçme araçlarını kullanma metodu Oncology Nursing Society, National Comprehensive Cancer Network ve American Society of Clinical Oncology kurumları tarafından tavsiye edilmekte ve/veya desteklenmektedir. Kanserli hastaları incelemelerin sonucu gösterdi ki hastaların yüzde 20 ile yüzde 40 'ı depresyon, PTSD ve endişe olarak distress belirtilerini bir noktadan sonra kanserle birlikte gösterir.
PTSD için incelendiniz mi? görüdünüz mü? tedavi oldunuz mu? Bu kanser hastalarınız arasında düzenli bir olay mı? Sıkça gözden kaçırıldığını ve yanlış tanı konulduğu mu düşünüyorsunuz?
ŞİMDİ SİZE DİSTRES İLE İLGİLİ BİR TEST ÖNERİYORUM LÜTFEN BUNU BİR KEZ OLSUN DENEYİNİZ...MUTLULUĞU YAKALAMAK HERAN ELİMİZDE SAĞLIK VE BOL NEŞELİ GÜNLER OLSUN...
DİSTRES DÜZEYİNİZİ ÖĞRENİN******
Aşağıdaki durumlara genel olarak nasıl tepki gösterdiğinizi işaretleyerek stres düzeyinizi ölçün.
4- Her zaman
3- Sık sık
2- Bazen
1- Hiç
Her soruya size uygun olduğunu düşündüğünüz bir sayı verin. Anketi tamamladığınızda sayıları toplayın. Anketin sonucunu elde ettiğiniz sayıya göre değerlendirin.
1-Birçok farklı işi kısa zamana sığdırmaya çalışıyor musunuz?
2-İş aksaklıkları veya gecikmeler durumunda sabırsızlanıyor musunuz?
3-Eğlenme amaçlı da olsa oynadığınız oyunlarda hep kazanmak zorunda hissediyor musunuz?
4-Trafikte kırmızı ışık yanmak üzereyken arabanızla hemen geçmeye çalışıyor musunuz?
5-Yaptığınız bir işte yardıma ihtiyacınız olsa da sormaktan kaçınıyor musunuz?
6-Sürekli olarak başkalarının hayranlığını kazanmak ve saygı duyulma ihtiyacı hissediyor musunuz?
7-Başkalarının işlerini yapma biçimlerini sıklıkla eleştiriyor musunuz?
8-Sıklıkla saate bakar mısınız?
9-Başarılarınızı ve pozisyonunuzu yükseltme konusunda aşırı hırs yaptığınız oluyor mu?
10-Zamanın size yetmediği düşüncesine kapılıyor musunuz?
11-Bir anda birden çok iş yapma alışkanlığınız var mıdır?
12-Sıklıkla gergin veya sinirli hissediyor musunuz?
13-Hobilerinize ve kendinize vakit ayırmakta zorlanıyor musunuz?
14-Çabuk konuşma veya sohbetleri hızlandırma eğiliminiz var mıdır?
15-Kendinizi geçinilmesi zor biri olarak kabul ediyor musunuz?
16-Arkadaş veya akrabalarınız sizinle geçinmenin zor olduğunu söylerler mi?
17-Birden fazla projede yer alma eğiliminiz var mıdır?
18Kendinize sıklıkla işinizi bitirme tarihleri koyuyor musunuz?
19-Dinlenmeye ayırdığınız veya boş oturduğunuz vakitlerde kendinizi suçlu hissediyor musunuz?
20-Kendinize çok fazla sorumluluk yüklediğiniz oluyor mu?
Eğer toplam 20 ile 30 arasındaysa fazla üretken bir insan değilsiniz ve hayatınızı canlandırmaya ihtiyacınız var.
Eğer toplam 31 ile 50 arasındaysa stresle başa çıkma konusunda iyi durumdasınız.
Eğer toplam 51 ile60 arasındaysa stres düzeyiniz normalin üzerindedir ve aşırı ger gin olma sınırındasınız demektir.
Eğer toplam skor 61 ve üzerindeyse, kalp hastalığına yakalanma şansınız yüksektir.
Birde bu var
Stres Ölçer 1 (RESİM-1'e bakınız)
stres1 - Stres Ölçme Testi ve Resmi
Stres Ölçer 2 (RESİM-2'ye bakınız)
stres2 - Stres Ölçme Testi ve Resmi
Bu resimdekiler ne kadar hızlıysa sizde o kadar streslisiniz....
YAZIMA ŞU GÜZEL SZÖLERLE SON VERİRKEN;
Gece evinde, dostların olsun.
Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun...
Arkadaşım, hayat bu. Daha ne olsun ?
En önce ve illaki sağlık olsun....
SEVGİYLE KALIN...
Çeviri: Sümeyye Akkaya
Genellikle yaşamı tehdit eden bir olaydan sonra başlayan ve yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Travma yaratan olayın yaşanmasından sonra, o olayın düşlerde ve günlük yaşamda tekrar yaşanması, o olayı hatırlatan durumlardan kaçınmaya yol açan bir aşırı uyarılmışlık, kaygı ve kolayca irkilmeyi içeren bir anksiyete bozukluğudur.
Bazı bireyler bu hastalığı tam olarak yaşamayabilir. Bulgular, genellikle travmatize edici olaydan üç ay sonra başlar ve şiddeti kişiye göre değişir. TSSB' nin (Travma Sonrası Stres Bozukluğu) tedavisinde psikoterapinin temel taşı olduğunu belirten araştırmacılar ilaç tedavisi ile bedenin gösterdiği istemsiz tepkileri kontrol altına alarak tedaviyi güçlendirdiklerini ifade ederler.
TSSB' de ilaç tedavisinin amaçları şu şekilde sıralanabilir:
* Kendine zarar verici belirtileri azaltmak,
* Kaçınma belirtilerini düzeltmek,
* Aşırı uyarılmayı azaltmak,
* Depresyonu ve zevk almamayı gidermek,
* Dissosiyatif ve psikotik belirtileri kontrol altına almak.
TSSB meydana gelmesinde daha önce var olan psikiyatrik bozuklukların ve ailede psikiyatrik hastalık öyküsünün bulunmasının risk etkeni olduğu bilinmektedir. TSSB olan hastalarda bu hastalık ile aynı anda ya da yaşam boyu psikiyatrik bir hastalık görülmesi olasılığı yüksektir. Psikiyatrik bir başka bozuklukla birlikte görülen TSSB belirtilerinin kronikleşmesi olasılığı da daha yüksektir.
ŞİMDİ ASIL KONUYU ANLATAN YAZIMIZA GEÇERSEK ; Dr.Monica KEY bir hastası'nda görülen PTSD'yi bizimle paylaşmış. Lütfen okuyunuz ve aşağıda verilen testi bir kez olsun uygulayınız...
PTSD gazilerden, uçak kazalarından kurtulanlardan ya da doğal afetlerden kurtulanlardan sıkça duyduğumuz bir şeydir. Ayrıca PTSD'ye kanser gibi beklenmedik hastalıkların teşhisi konulan insanlarda da rastlanır.
Kanser teşhisiyle karşı karşıya kalan kişilerde psikolojik sorunlara sıkça rastlanır. 10 yıl önce erken evre göğüs kanseri tedavisi görmüş bir hastam vardı. Hastalığın nüksettiğine dair hiçbir kanıt yoktu ama ne zaman ofise gelse enkaza dönerdi. Her yeni ağrı ve farklı histe kanserin geri geldiğine inanırdı. Danışmanlara gitmesine ve antidepresanlar kullanmasına rağmen ama kışkırtıcı düşünceler peşini bırakmadı. Ona güvence vermek için, saatlerimiz ayırırdık. Fakat duygusal olarak hala acı çektiğini görmek üzücüydü.
Travmatik Stres Dergisi (Journal of Traumatşc Stress) 'nde yakın zamanda yayınlanan bir çalışmaya göre PTSD yaşayan insanların yarısından fazlası aynı zamanda depresyon geçirmekte; daha önceki hesaplamalarda ise daha geniş bir oranlamayla yüzde 20'den yüzde 80'e kadardır. (Bu cümlenin 2. kısmından tam emin olamadım )Çalışmanın en önemli noktası ise hastaları incelerken ve değerlendirirken PTSD ve depresyonun her ikisinin de dikkate alınması, özellikle erkekler de biri ya da diğerinin gözden kaçırılmamasıdır.
PTSD deneyimi olan insanlarda görülen tanımlayıcı karakteristik özellikler ; travmatik olayı düşünce, görüntü ve rüyalarla canlı bir biçimde hatırlama ve travmanın hatırlatıcılarından ısarcı iç (psikolojik) ve dış (davranışsal) kaçınma, olumsuz duygular, kısalmış gelecek düşüncesi ve abartılmış sempatik uyarılmadır. Aşağıda onkoloji hastalarındaki PTSD hakkında rapor edilmiş ilginç bulgular vardır;
•Hematopoetik kök hücre transferi yapılan hastaların yüzde 5-19 'da PTSD semptomları rapor edilmiş
•İlk evre göğüs kanserinden kurtulan hastaların yüzde 15 'inde PTSD semptomları rapor edilmiş
•Hodgkin dışı lenfoma 'dan kurtulmuş hastaların yüzde 39 'unda PTSD semptomları rapor edilmiş, diğer bir yüzde 8'lık kısım da kriterleri karşılamaktadır.
Şimdilerde birçok onkoloji merkezi muhtemel psikolojik sorunları tespit etmek için DİSTRES ÖLÇME ARAÇLARINI VE YÖNTEMLERİNİ kullanmaktadır. Distress ölçme araçlarını kullanma metodu Oncology Nursing Society, National Comprehensive Cancer Network ve American Society of Clinical Oncology kurumları tarafından tavsiye edilmekte ve/veya desteklenmektedir. Kanserli hastaları incelemelerin sonucu gösterdi ki hastaların yüzde 20 ile yüzde 40 'ı depresyon, PTSD ve endişe olarak distress belirtilerini bir noktadan sonra kanserle birlikte gösterir.
PTSD için incelendiniz mi? görüdünüz mü? tedavi oldunuz mu? Bu kanser hastalarınız arasında düzenli bir olay mı? Sıkça gözden kaçırıldığını ve yanlış tanı konulduğu mu düşünüyorsunuz?
ŞİMDİ SİZE DİSTRES İLE İLGİLİ BİR TEST ÖNERİYORUM LÜTFEN BUNU BİR KEZ OLSUN DENEYİNİZ...MUTLULUĞU YAKALAMAK HERAN ELİMİZDE SAĞLIK VE BOL NEŞELİ GÜNLER OLSUN...
DİSTRES DÜZEYİNİZİ ÖĞRENİN******
Aşağıdaki durumlara genel olarak nasıl tepki gösterdiğinizi işaretleyerek stres düzeyinizi ölçün.
4- Her zaman
3- Sık sık
2- Bazen
1- Hiç
Her soruya size uygun olduğunu düşündüğünüz bir sayı verin. Anketi tamamladığınızda sayıları toplayın. Anketin sonucunu elde ettiğiniz sayıya göre değerlendirin.
1-Birçok farklı işi kısa zamana sığdırmaya çalışıyor musunuz?
2-İş aksaklıkları veya gecikmeler durumunda sabırsızlanıyor musunuz?
3-Eğlenme amaçlı da olsa oynadığınız oyunlarda hep kazanmak zorunda hissediyor musunuz?
4-Trafikte kırmızı ışık yanmak üzereyken arabanızla hemen geçmeye çalışıyor musunuz?
5-Yaptığınız bir işte yardıma ihtiyacınız olsa da sormaktan kaçınıyor musunuz?
6-Sürekli olarak başkalarının hayranlığını kazanmak ve saygı duyulma ihtiyacı hissediyor musunuz?
7-Başkalarının işlerini yapma biçimlerini sıklıkla eleştiriyor musunuz?
8-Sıklıkla saate bakar mısınız?
9-Başarılarınızı ve pozisyonunuzu yükseltme konusunda aşırı hırs yaptığınız oluyor mu?
10-Zamanın size yetmediği düşüncesine kapılıyor musunuz?
11-Bir anda birden çok iş yapma alışkanlığınız var mıdır?
12-Sıklıkla gergin veya sinirli hissediyor musunuz?
13-Hobilerinize ve kendinize vakit ayırmakta zorlanıyor musunuz?
14-Çabuk konuşma veya sohbetleri hızlandırma eğiliminiz var mıdır?
15-Kendinizi geçinilmesi zor biri olarak kabul ediyor musunuz?
16-Arkadaş veya akrabalarınız sizinle geçinmenin zor olduğunu söylerler mi?
17-Birden fazla projede yer alma eğiliminiz var mıdır?
18Kendinize sıklıkla işinizi bitirme tarihleri koyuyor musunuz?
19-Dinlenmeye ayırdığınız veya boş oturduğunuz vakitlerde kendinizi suçlu hissediyor musunuz?
20-Kendinize çok fazla sorumluluk yüklediğiniz oluyor mu?
Eğer toplam 20 ile 30 arasındaysa fazla üretken bir insan değilsiniz ve hayatınızı canlandırmaya ihtiyacınız var.
Eğer toplam 31 ile 50 arasındaysa stresle başa çıkma konusunda iyi durumdasınız.
Eğer toplam 51 ile60 arasındaysa stres düzeyiniz normalin üzerindedir ve aşırı ger gin olma sınırındasınız demektir.
Eğer toplam skor 61 ve üzerindeyse, kalp hastalığına yakalanma şansınız yüksektir.
Birde bu var
Stres Ölçer 1 (RESİM-1'e bakınız)
stres1 - Stres Ölçme Testi ve Resmi
Stres Ölçer 2 (RESİM-2'ye bakınız)
stres2 - Stres Ölçme Testi ve Resmi
Bu resimdekiler ne kadar hızlıysa sizde o kadar streslisiniz....
YAZIMA ŞU GÜZEL SZÖLERLE SON VERİRKEN;
Gece evinde, dostların olsun.
Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun...
Arkadaşım, hayat bu. Daha ne olsun ?
En önce ve illaki sağlık olsun....
SEVGİYLE KALIN...
Çeviri: Sümeyye Akkaya
Derleme, önsöz: Zambak Kan
Kaynak: Monica KEY, APRN, CCRN, AOCNP
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder