Diyet uygulaması sırasında iştahınız her zaman oldugundan daha fazla mı açıldı ? öyle ise bu bilgiler ile mükemmel önerilere kulak verebilirsiniz
Yeme arzusu ilk olarak kafada başlar
Aklımız,bedenimizde enerjinin düştügünü tespit ettiginde acıkmamızı gerçekleştiren kimyasallar salgılamaya başlıyor. Sonuç itibari ile vucut yeme isteginin önüne geçemiyor fakat beynin bu saydıgımız kimyasalları salgıladıgı kısmı, aynı anda duygu faktörünüde kontrolü altına almış oluyor.
Sonuç olarak sıkıldıgımız an kendimizi buzdolabının önünde bulmamızı saglayan en önemli sebeblerinden bir tanesi budur. Ayrıca yemeklerin aromalarıda kişinin açlık duygusuna etki ederek irade kırılması yaşatabiliyor.
Örnek vermek gerekirse akşam yemeginin ardından doydugunuzu hissettiginiz bir an televizyon ekranında gördügünüz bir pasta sizi cezbedip aklınızı bulandırmaya başlıyorsa, bunun nedeni aç olmanız asla degil, istem dışı kontrol mekanizmalarınızın yeme iseginizi tetiklemesinden kaynaklanmaktadır. Bu dürtüyü beyninizin bir köşesinden çıkarıp atmazsanız tokken yemiş oldugunuz yemek miktarını en alt seviyeye indirgemiş olursunuz.
Atıştırma alışkanlıklarınıza son verin
Günlük besin takviyelerinizde sık ve az olucak şekilde tüketime girmek, iştahınızı kontrol altına almanın en önemli ve basit yoludur. Günlük besin atıştırmalarınızda ara ögünlerden sonra bişiyler atıştırmak isteyebilirsiniz fakat bu defa yediginiz miktar düşük olacaktır. Bu şekil bir durumda aperatif ihtiyaçlarınız için vitamin içeren karbonhidratlara yönelmenizde fayda var çünkü bu besin zinciri sindirim siteminizde uzunca bir süre zaman geçiriyor aynı zamanda ise glikoz seviyenizi arttırarak uzun süreli bir tokluk süreci yaşamanızı saglıyor.
Tat duyularınızı uyarıya geçirin
Uzun süredir yapılan deneylerde tat alma hissini farklı tatlarda tatmin etmek,çok düşük miktarlarda yetinmenizi saglıyor. Devamlı süre aynı seçeneklerdeki yemekleri yemek de, tadı hoşunuza gitmese bile,kısa bir süre sonra sürecin düşmesine ve iptal olmasına yol açabiliyor ve bu süreç içinde ise birey olarak kendinizi asla yemek yememiş biri olarak düşünebiliyorsunuz. Bu durumun önüne geçmek için ögün aralarınızı taze ot ve degişik baharatlar ile tatlandırarak zevkli hale getirebilirsiniz.
Bol su tüketin
Su içme ihtiyacınız olmasa bile tüketimi gerçekleştirmek kendinizi tok hissetmenizi saglayacaktır. Ayrıca vucudun su ihtiyacı düştügünde,beyninize açlık hissi sinyalleri göndermeye balıyor. Bol su tüketimi, vucudunuzun su istedigi sıralarda, yemege yönelmenizin önüne geçecektir.
Besinleri iyice ögütün
Besinleri agzınızda ögüttükten sonra yutmak, beynin migde'ye giren yiyecekleri hafızasına almasına zaman tanımak anlamında düşünülebilir. Aynı zamanda bu şekilde besinleri ögütmeniz tat alma duyusunun tatmin olmasını saglamaktadır. Böylece doydugunuzun farkına varmanızla, yemegi bitirmeniz arasındaki süreçte azalıyor. Çok yemek tüketmekten kaynaklanan saglık sorunlarından kurtulmanız ise başlı başına bir yarar.
Yeme arzusu ilk olarak kafada başlar
Aklımız,bedenimizde enerjinin düştügünü tespit ettiginde acıkmamızı gerçekleştiren kimyasallar salgılamaya başlıyor. Sonuç itibari ile vucut yeme isteginin önüne geçemiyor fakat beynin bu saydıgımız kimyasalları salgıladıgı kısmı, aynı anda duygu faktörünüde kontrolü altına almış oluyor.
Sonuç olarak sıkıldıgımız an kendimizi buzdolabının önünde bulmamızı saglayan en önemli sebeblerinden bir tanesi budur. Ayrıca yemeklerin aromalarıda kişinin açlık duygusuna etki ederek irade kırılması yaşatabiliyor.
Örnek vermek gerekirse akşam yemeginin ardından doydugunuzu hissettiginiz bir an televizyon ekranında gördügünüz bir pasta sizi cezbedip aklınızı bulandırmaya başlıyorsa, bunun nedeni aç olmanız asla degil, istem dışı kontrol mekanizmalarınızın yeme iseginizi tetiklemesinden kaynaklanmaktadır. Bu dürtüyü beyninizin bir köşesinden çıkarıp atmazsanız tokken yemiş oldugunuz yemek miktarını en alt seviyeye indirgemiş olursunuz.
Atıştırma alışkanlıklarınıza son verin
Günlük besin takviyelerinizde sık ve az olucak şekilde tüketime girmek, iştahınızı kontrol altına almanın en önemli ve basit yoludur. Günlük besin atıştırmalarınızda ara ögünlerden sonra bişiyler atıştırmak isteyebilirsiniz fakat bu defa yediginiz miktar düşük olacaktır. Bu şekil bir durumda aperatif ihtiyaçlarınız için vitamin içeren karbonhidratlara yönelmenizde fayda var çünkü bu besin zinciri sindirim siteminizde uzunca bir süre zaman geçiriyor aynı zamanda ise glikoz seviyenizi arttırarak uzun süreli bir tokluk süreci yaşamanızı saglıyor.
Tat duyularınızı uyarıya geçirin
Uzun süredir yapılan deneylerde tat alma hissini farklı tatlarda tatmin etmek,çok düşük miktarlarda yetinmenizi saglıyor. Devamlı süre aynı seçeneklerdeki yemekleri yemek de, tadı hoşunuza gitmese bile,kısa bir süre sonra sürecin düşmesine ve iptal olmasına yol açabiliyor ve bu süreç içinde ise birey olarak kendinizi asla yemek yememiş biri olarak düşünebiliyorsunuz. Bu durumun önüne geçmek için ögün aralarınızı taze ot ve degişik baharatlar ile tatlandırarak zevkli hale getirebilirsiniz.
Bol su tüketin
Su içme ihtiyacınız olmasa bile tüketimi gerçekleştirmek kendinizi tok hissetmenizi saglayacaktır. Ayrıca vucudun su ihtiyacı düştügünde,beyninize açlık hissi sinyalleri göndermeye balıyor. Bol su tüketimi, vucudunuzun su istedigi sıralarda, yemege yönelmenizin önüne geçecektir.
Besinleri iyice ögütün
Besinleri agzınızda ögüttükten sonra yutmak, beynin migde'ye giren yiyecekleri hafızasına almasına zaman tanımak anlamında düşünülebilir. Aynı zamanda bu şekilde besinleri ögütmeniz tat alma duyusunun tatmin olmasını saglamaktadır. Böylece doydugunuzun farkına varmanızla, yemegi bitirmeniz arasındaki süreçte azalıyor. Çok yemek tüketmekten kaynaklanan saglık sorunlarından kurtulmanız ise başlı başına bir yarar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder